(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2017/7132 E. , 2020/85 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 102 ada 148 parsel sayılı, 2.779,95 m2 yüzölçümlü taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak dahili davalı ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi; ... köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunun kısmî ilana çıkartıldığını, ancak, dava dilekçesinde gösterilen ve ölçüm ve sınırlandırma yapılmadığı için ada ve parsel numaraları bulunmayan alanların orman sayılan yerlerden olduğu halde, orman sınırları dışında bırakıldığını belirterek, bu alanların orman sınırları içine alınması ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili isteğiyle Hazine ve köy tüzelkişiliğine husumet yönelterek dava açmıştır.
Daha sonra yapılan kültür arazilerinin kadastrosu sırasında dava konusu taşınmazların tespit tutanakları düzenlenmiş ve kesinleştirilmiş, mahkemece hakkında ayırma kararı verilen, 102 ada 148 sayılı parsele ait kadastro tutanağı getirtilerek, bu yere ilişkin olarak kısmî ilân süresinde dava açılması nedeni ile davalı olduğu belirtilerek davalı hale getirilmiş, asıl dava dosyası olan 2008/23 Esas sayılı dosyada tespit malikleri dahili davalı yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve tespit maliki sayısınca dosyanın tefrikine karar verilerek, yeni esasa kayıt edilmek sureti ile yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Midyat ilçesi, ... köyü 102 ada 148 parsele ilişkin fen bilirkişisinin raporunda (A) harfi ile gösterilen 2173,89 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile bu kısmın orman vasfı ile aynı ada içerisinde son parsel numarası verilmek suretiyle Hazine adına tespit ve tesciline, taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 606,06 m2"lik kısmın ise tespit gibi tesciline karar verilmiş, hükmün davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2016/6230 E. - 2016/11593 K. sayılı kararı ile; "6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, davalı köyün bağlı bulunduğu ilçe belediye başkanlığı, ilgili büyükşehir belediye başkanlığı ve Hazinenin davaya katılımları sağlanarak taraf teşkili oluşturulması" gereğine değinilerek bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamı doğrultusunda taraf teşkili sağlanarak yapılan yargılama sonucunda; dava konusu taşınmaza ilişkin davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile fen bilirkişisi Muhittin Mungan"ın 25/11/2014 tarihli krokili raporunda (A) harfi ile gösterilen 2173,89 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile bu kısmın orman vasfı ile aynı ada içerisinde son parsel numarası verilmek suretiyle Hazine adına tespit ve tesciline, taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 606,06 m2"lik kısmın ise tespit gibi tesciline, Orman Yönetimi ve Hazine lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ile davacı ... Yönetimi tarafından (B) harfi ile gösterilen bölümü yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, 06/08/2008-05/09/2008 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşmiş ve çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince taraf teşkili sağlanarak, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 102 ada 148 sayılı taşınmazın (A) harfi ile işaretli 2173,89 m2 bölümün orman sayılan yerlerden olduğu, (B) harfi ile işaretli 606,06 m2 bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen dahili davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, karar tarihinden sonra, 28.04.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanunun 33. maddesi ile Orman Yönetimi 02/07/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan, bu Kanunda belirtilen görevleri kapsamında düzenlenen kâğıtlar sebebiyle damga vergisinden ve tapu ve kadastro işlemlerinden kaynaklanan döner sermaye hizmet bedellerinden muaftır, hükmü gereğince Orman Yönetiminin açtığı dava nedeniyle aleyhine harçlara hükmedilmesi, hatalı olup bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Bu sebeple; ilk derece mahkemesi hükmünün harçla ilgili 3. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “3-Davacı ... Yönetimi harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına"" cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/01/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.