12. Ceza Dairesi 2019/8896 E. , 2019/10758 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ...’nun, 5237 sayılı Kanun’un 179/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2015 tarihli ve 2015/81 esas, 2015/597 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle hakkındaki hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 179/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/02/2018 tarihli ve 2017/545 esas, 2018/47 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre,
1-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesinde, denetim süresi içinde kasıtlı bir suçun işlenmesi halinde hükmün açıklanacağının belirtildiği, sanık tarafından işlenen ikinci suçun, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten önce işlendiği, bu itibarla, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/07/2017 tarihli mahkumiyet kararının, İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2015 tarihli açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına neden kabul edilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
2-Dosyada mevcut adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan belirlenen 25 gün hapis cezasının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki, “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmemesinde isabet görülmediği gerekçeleriyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 24/05/2019 gün ve 94660652-105-34-7840-2018-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, Türk Ceza Kanununun 179/2, 62 maddeleri gereğince 25 gün gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, CMK’nın 231/8. maddesi gereğince 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına dair İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli ve 2015/81 - 2015/597 sayılı kararının 17.11.2015 tarihinde kesinleştiği, sanığın 06.11.2015 tarihinde kasten yaralama suçunu işlediği ve İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 13.07.2017 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün açıklanmasına karar verildiği ancak CMK"nın 231/11. maddesinde, denetim süresi içinde kasıtlı bir suçun işlenmesi halinde hükmün açıklanacağının belirtildiği, sanık tarafından işlenen ikinci suçun, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten önce işlendiği, bu itibarla, İstanbul 24.asliye Ceza Mahkemesinin 13.07.2017 tarihli mahkumiyet kararının, İstanbul 62. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına neden kabul edilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
Dosyada mevcut adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan belirlenen 25 gün hapis cezası karşısında, Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesi gereğince, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların bir yıl ve daha az süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, suç tarihi itibariyle daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının, TCK"nın 50. maddesinin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/02/2018 tarihli ve 2017/545 esas, 2018/47 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca isteme uygun olarak KANUN YARARINA BOZULMASINA, CMK"nın 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hükmün açıklanmasına ilişkin İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/02/2018 tarihli ve 2017/545 esas, 2018/47 sayılı kararın hüküm fıkrasında yer alan (1) , (2) nolu ve devamında gelen cezalandırılmasına ilişkin bendlerin hükümden çıkarılarak yerine “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 17.11.2015 de kesinleştiği, sanığın kasıtlı suçu işlediği tarihin 06.11.2015 olduğu anlaşıldığından hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanmasına yer olmadığına” karar verilmesine, diğer hususların aynen bırakılıp infazın buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.