23. Hukuk Dairesi 2015/4071 E. , 2015/4923 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Şikayetçi vekili, şikayete konu sıra cetvelinin birinci sırada şikayet olunana ait ...İcra Müdürlüğü"nün 2010/4258 E. sayılı dosyasına, ikinci ve ücüncü sırada ise müvekkili bankaya ait ... 1.İcra Müdürlüğü"nün 2010/3122 E. ve 210/3125 E. sayılı dosyalarına yer verildiğini, bedeli paylaşıma konu araca müvekkilinin dosyalarından 02.02.2011 tarihinde haciz konulduğu halde, bu hacizlerin dikkate alınmadığını, hacizlerin 5411 sayılı Kanun"un amir hükümleri gereği kamu haczi olduğundan düşmediğini, geçerli olan bu hacizlerin birinci sırada yer alması gerektiğini, sıra cetvelinin hatalı olduğunu ileri sürerek, iptalini talep ve şikayet etmiştir.
Şikayet olunan vekili, şikayetçinin haczinin düştüğünü, sıra cetvelinin doğru olduğunu, davanın süresinde açılmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; Yargıtay 23. Hukuk Dairesi"nin 2012/6582 E., 2013/1585 K. sayılı ilamında "....Şikayet olunan vekili, 5020 sayılı Kanun"un 27. maddesi ile 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"na göre müvekkili alacağının 6183 sayılı Yasa hükümlerine tabi olduğunu, 6183 sayılı Kanun"un 69. maddesine göre, bedeli paylaşıma konu mal üzerinde birden çok amme alacağı haczinin bulunması halinde, tarih sırasının esas alınacağını, müvekkil alacağının haciz tarihi 16.06.1999 iken şikayetçi kurumun haciz tarihi 12.10.2001 olduğunu, buna göre sıra cetvelinin yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir...Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.Tasfiye Halinde... A.Ş, TMSF"ye devredilmiş bankalardan değildir. 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"nun geçici 13. maddesinden yararlanması ise ancak diğer alacakların muvazaadan ari hakları aleyhine sonuç doğurmamak şartına bağlanmıştır. Somut olayda bu hükmün uygulanması, aleyhe sonuç doğurduğundan, bankanın bu düzenlemeden yararlanması yasal olarak mümkün bulunmamaktadır. " hükmüne yer verildiği, şikayetçi vekilince 5411 sayılı Yasa gereği ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/3122 E. ve 2010/3125 E. esaslı sayılı dosyalarındaki haczin kamu alacağı olduğu ve düşmeyeceğini ileri sürülse de Yargıtay 23. Hukuk Dairesi"nin anılan kararı gereğince şikayetçi banka hakkında üçüncü kişilerin muvazaadan ari hakları aleyhine sonuç doğurmaması halinde ilgili kanun hükümlerinin dikkate alınacağı, bu nedenle şikayetçinin itirazının yerinde görülmediği, şikayetçiye ait ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/3122 E. sayılı dosyasında süresinde satış istenmemesi nedeniyle haczin düştüğü, ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/3125 E.sayılı dosyasında ise süresinde satış istenmekle beraber 29.01.2013 tarihinde yine aynı Müdürlüğün vermiş olduğu kararla, gerekli giderin on beş gün içinde yatırılmadığı takdirde hacizli mal üzerindeki haczin kalkacağının bildirildiği , şikayetçi tarafın 12.02.2013 tarihinde tebliği alıp 13.02.2013 tarihinde 1.500,00 TLnin 300,00 TL"sini yatırdığı ,ancak 15 günlük sürenin bitimine kadar 1500,00 TL"nin tamamlanmadığı ve karara karşı şikayet yoluna da başvurulmadığından İİK"nın 110. maddesi hükmü gereği bu mal üzerindeki şikayetçi haczinin de kalkması gerektiği, İİK"nın 110. maddesi hükmünün satışın sürüncemede kalmaması amacını güttüğü, şikayetçinin haczinin düşmesi nedeniyle şikayette hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- İİK"nın 142. maddesinde, cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklının takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebileceği düzenlenmiş olup, bu madde hükmü ile sıra cetveline itiraz hakkı takip alacaklılara tanınmış ise de her alacaklı bu hakkı haiz değildir. YHGK"nın 05.03.2008 tarih ve 19-161 E., 213 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere, sıra cetveline itiraz eden alacaklının icra takibinin ve buna bağlı olarak geçerli bir haciz işleminin bulunması gerekir. Sıra cetveline yönelik itirazda bulunma yetkisi, bu itiraz üzerine düzenlenecek yeni sıra cetveline girme hakkı bulunan alacaklılara tanınmıştır.
Mahkemece, şikayetçinin geçerli bir haciz işlemi olmadığından sıra cetveline şikayette hukuki yararı bulunmadığı hüküm gerekçesinde isabetli olarak tespit edilmesine rağmen, bu hususun hükme yansıtılmaması doğru olmamış ise de, hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın, hüküm fıkrasının 1 numaralı bendi hükümden çıkarılarak, yerine 1 numaralı bent olarak "6100 sayılı HMK"nın 114/1-h ve 115/2 maddesi uyarınca şikayetin usulden reddine" ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.