15. Ceza Dairesi 2017/13149 E. , 2019/8059 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanık hakkında, TCK"nın 155/2, 168/1, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan yapılan yargılama sonucunda, sanığın TCK’nın 155/2, 168/1, 52, 53. maddeleri gereğince cezalandırılmasına, CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca denetim süresine tabi tutulmasına dair Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12.03.2010 tarih, 2009/107 E., 2010/195 K. sayılı kararının 11.10.2010 tarihinde kesinleştiği, denetim süresi içinde, sanık hakkında 16.04.2012 tarihinde yeniden işlediği ikinci suçlardan dolayı Nazilli 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 07.11.2013 tarih, 2012/422 E, 2013/687 K sayılı ilamı ile mahkumiyetine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmesiyle yapılan ihbar üzerine CMK"nın 231/11. maddesi gereğince; hükmün açıklanmasına ilişkin Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04.02.2014 tarih, 2013/519 E., 2014/35 sayılı kararı ile sanığın atılı suçtan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Müştekinin sanığa teslim ettiği içinde tatlı bulunan seyyar tatlı arabasını davadışı ...’a sattığı, tatlıları ise tanıdıklarına dağıttığı iddia olunan olayda, eylemin TCK"nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık hakkında denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılarak hükmün açıklanması durumunda, mahkemece 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca eski hükmün aynen açıklanması gerekirken hüküm fıkrasının değiştirilmesi,
5237 sayılı TCK"nın 168. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanabilmesi için, failin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle gidermesi gerektiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 27/05/2008 gün ve 2008/11-127-147 sayılı kararında açıklandığı üzere, 5237 sayılı Kanun"un 168. maddesinin “pişmanlıktan kaynaklanan iade ve tazmini” esas aldığı, somut olayda ise, müştekinin ihbarı üzerine gelen kolluk görevlilerine aracı satın alan dava dışı ...’in teslim ettiği anlaşılmakla; pişmanlıktan kaynaklanan bir iade söz konusu olmadığından, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak;
1) Sanık hakkında TCK"nın 155/2 maddesi gereğince tayin edilen temel adli para cezası üzerinden 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesi gereğince 2/3 oranında indirim yapılırken 1 gün adli para cezası yerine 2 gün adli parası denilmek suretiyle fazla ceza tayini,
2) TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasına ilişkin sırasıyla "2 gün" ve "40 TL" adli para cezası terimlerinin çıkarılarak yerine, sırasıyla "1 gün", " 20 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesine, hüküm fıkrasında yer alan; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin c bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.