19. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2012 Karar No: 2019/436 Karar Tarihi: 24.01.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2012 Esas 2019/436 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2017/2012 E. , 2019/436 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı şirket tarafından dava dışı Halit Matur ve Ali Matur isimli şahıslara bir adet bononun düzenlenerek verildiğini, sonradan bononun davalıya ciro edildiğini, ciro edilen davaya konu bono dayanak gösterilerek davalı tarafından ...İcra Müdürlüğünün 2008/5369 sayılı dosyası ile davacı aleyhine takip başlatıldığını, icra takibinden sonra tarafların bir araya gelerek dosya borcunun tamamen alacaklıya ödendiği, takip dayanağı senet nedeniyle davacı şirketin borcunun bulunmadığı, hükümsüz olan senetle ilgili icra takibinde vazgeçileceği hususlarının davalı tarafından ibraname ile kabul edildiğini, taraflar arasında düzenlenen protokole rağmen davalının icra takibine devam ettiğini ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu senet bedelinin ödendiğine dair hiç bir delil bulunmadığını, davacının dosyaya sunduğu “İbraname” başlıklı belgede de ödemeye ilişkin bir beyanın bulunmadığını, kaldı ki bu belgeyi kabul etmediklerini, bu belgenin ibraname niteliğinin bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında düzenlenen ibraname altındaki imzanın ve “okudum” yazısının davalı eli ürünü olduğu, belge içeriğine göre takip dayanağı senedin hükümsüz olduğu belirtilerek bir nüshasının ...İcra Müdürlüğüne verileceğinin kabul edildiği, bu durumda davalının senet nedeniyle davacı şirketin borçsuz olduğunu kabul ettiği gerekçesiyle, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının davacıyı ibra ettikten sonra da icra takibine devam ederek davacının aracının haczedildiği anlaşıldığından %20 oranında hesaplanan kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 24/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.