Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3992 Esas 2018/4705 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3992
Karar No: 2018/4705
Karar Tarihi: 28.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3992 Esas 2018/4705 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunu esastan reddetti. Ancak temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından dosya incelendi ve hükümde hukuka aykırı bulgu görüldüğü için bozuldu. Sanığın Bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma yapıldığı için hüküm kanuna aykırı bulundu. Sanığın üzerine atılı suça ilişkin kuvvetli suç şüphesi bulunması, tutuklu kalınan süre, bozma nedenleri, tutuklu kalınan süre ile atılı suç arasında orantı ve ölçü bulunması nazara alınarak tahliye talebinin reddi ile sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Kanun maddeleri, TCK 314/2, 53, 58/9, 62, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 madde.
16. Ceza Dairesi         2018/3992 E.  ,  2018/4705 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK 314/2, 53, 58/9, 62, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
    Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, öncelikle ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması.
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanığın üzerine atılı suça ilişkin kuvvetli suç şüphesinin bulunması, tutuklu kalınan süre, bozma nedenleri, tutuklu kalınan süre ile atılı suç arasında orantı ve ölçü bulunması nazara alınarak tahliye talebinin reddi ile sanığın tutukluluk halinin devamına 28.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.