
Esas No: 2020/10794
Karar No: 2021/2358
Karar Tarihi: 01.03.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/10794 Esas 2021/2358 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki ... ilçesi, ... köyü, 83 ve 86 parsel sayılı taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipotek ve haciz şerhlerinin kamulaştırma bedeline yansıtılması ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)1-2-(A) numaralı bendinde geçen (karar tarihi olan 15.01.2020) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Dairemiz karar ) kelimelerinin yazılmasına,
b)1-2-(A) numaralı bendinde geçen (kararın kesinleşmesinin ardından) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (derhal) kelimesinin yazılmasına,
c)2-2-(A) numaralı bendinde geçen (karar tarihi olan 15.01.2020) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Dairemiz karar ) kelimelerinin yazılmasına,
d)2-2-(A) numaralı bendinde geçen (kararın kesinleşmesinin ardından) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (derhal) kelimesinin yazılmasına,
e)5 numaralı bendinde geçen (depo edilen bedelin rehin, haciz veya ipoteğin kalkmasından veya lehine rehin, haciz veya ipotek konulanın muvafakatından sonra fark bedelin kararın kesinleşmesinden sonra müracaatları halinde hak sahiplerine hisseleri oranında ödenmesi için ilgili banka şubesine müzekkere yazılmasına,) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (fark bedelin derhal ödenmesi için ilgili banka şubesine müzekkere yazılmasına ) kelimelerinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.