Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14689 Esas 2017/2412 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14689
Karar No: 2017/2412
Karar Tarihi: 25.04.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14689 Esas 2017/2412 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/14689 E.  ,  2017/2412 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 03/09/2015 tarih ve 2015/196-2015/409 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket aleyhine ... Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı davanın kabul edilerek 2.556,46 Euro"nun ve 695,64 Euro yargılama giderinin müvekkiline ödenmesine karar verildiğini, verilen hükmün kesinleştiğini ileri sürerek Federal ... Cumhuriyeti ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 404 C 1881/09 sayılı hükmünün ve yargılama giderlerine ilişkin kararının onaylanmış tercümesinin tenfizini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, tenfizi istenen kararın müvekkilinin yetkilisi ya da çalışanı olmayan ... isimli kişiye tebliğ edildiğini, bu durumda usulüne uygun kesinleşmiş bir kararın bulunmadığını, yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine aykırılık taşıdığını, ihtilafın çözümünde Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisinin bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar yabancı mahkeme ilamı 10.05.2011 tarihinde davalı şirket çalışanı olarak ...isimli şahsa tebliğ edilmiş ise de, gelen kayıtlara göre bu şahsın davalı şirket çalışanı olmadığı, dolayısıyla yapılan tebligatın geçersiz olduğu, yabancı mahkeme ilamının usulüne uygun kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-) Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, tenfiz davalarının eda davası değil tespit davası niteliğinde olması nedeniyle, mahkemece yargılama harcının nispi değil maktu olarak belirlenmesi gereklidir. Bu durum karşısında mahkemece, maktu harca hükmedilerek fazla alınan nispi harcın iadesine karar verilmesi gerekirken nispi harca hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmemesi nedeniyle hükmün, HUMK 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, kararın hüküm bölümünün 3 nolu bendinde yer alan “Peşin harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,” ibarelerinin hükümden çıkarılarak yerine “Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 27,70 TL maktu harcın peşin alınan 112,50 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 84,80 TL harcın istek halinde davacıya iadesine” ibarelerinin eklenmesine; hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.