21. Hukuk Dairesi 2015/10380 E. , 2015/14494 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve mavei tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Temyiz olunan karar; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 434.maddesi gereğince temyiz harç noksanının verilen süre içerisinde yatırılmaması nedeniyle, davalı ... bakımından kararın temyiz edilmemiş sayılmasına dair Yerel Mahkemenin, 25.03.2015 günlü ek kararına ilişkindir.
Kararın temyiz edilmemiş sayılmasına ilişkin karara yöneltilen temyiz dilekçesi süresinde ise de, temyiz harç noksanının giderilmesi için yerel mahkemece çıkarılan muhtıranın usulüne uygun biçimde tebliğ edilmesine rağmen, yasal süre içerisinde harç noksanının giderilmediği dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmakla, davalı ... bakımından kararın temyiz edilmemiş sayılmasına dair Yerel Mahkemenin 25.03.2015 günlü ek kararının ONANMASINA
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalı ... AŞ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine.
3-Dava 05.03.2008 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davacıların maddi tazminat istemlerinin kabulüne, manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulünü karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı ... AŞ vekilince temyiz edilmiştir.
Yerel mahkemenin manevi tazminatın takdirine ilişkin kararı yerindedir. Maddi tazminata gelince; maddi tazminatın hesabında esas alınan ücretin belirlenmesinde hataya düşüldüğü görülmektedir.
Kusurun aidiyeti ve oranı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, dava konusu olay nedeniyle maddi tazminatın hesaplanmasında esas alınacak ücretin belirlenmesine ilişkindir. İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, işyeri veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Davacının vasıflı işçi olduğu dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden belli olmaktadır. Öte yandan vasıflı işçinin asgari ücretle ya da bu düzeyde bir ücretle çalışmasının hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmeyeceği açıktır. Bu nedenle yerel mahkemece, işyeri kayıtlarına itibar edilmeyerek davacın asgari ücretin üzerinde bir ücret ile çalışacağının kabulü ile olay tarihinde davacının emsali işçilerin ücretinin araştırılmasına gidilmesi isabetlidir. Ancak davacının emsali işçinin, olay tarihindeki ücretine ilişkin ... Sendikası bildirimi esas alınarak ve olay tarihindeki asgari ücretin 3,42 katı ücretle çalıştığının kabulü hatalı olmuştur. Sendika ve ... uygulamasının bulunmadığı belirgin olan işyeri bakımından Sendikanın emsal ücret bildiriminde bulunabilecek meslek kuruluşu olmadığı ortadadır.
Yapılacak iş, davacı işçinin, kule vinç operatörü olduğu ve bu nitelikteki bir işçinin asgari ücret ile çalışmayacağı kabul edilerek, yaşı, mesleki deneyimi, işyerindeki kıdemi dikkate alınarak ... ile ilgili meslek kuruluşlarından bilinen devrede sigortalının alabileceği ücretleri sormak, benzer işyerlerinde çalışan ve emsal işi yapanların ücretlerini araştırmak ve bu şekilde işçinin gerçek ücretini belirleyerek, belirlenen bu gerçek ücretle işçinin tazminatını yeniden hesaplatmak, hesaplanan bu zarardan Kurumca bağlanan gelirlerin ilk peşin değerinin rücu edilebilecek kısmını indirmek, usuli kazanılmış haklar gözetilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan ve özellikle maddi tazminatın belirlenmesinde, eksik inceleme araştırma sonucu belirlenen ücretin esas alınması suretiyle, yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı... AŞ vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davalılardan ... A.Ş."ne iadesine, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."a iadesine 23.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.