12. Ceza Dairesi 2019/8227 E. , 2019/10677 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi gereği hükmün açıklanması ile TCK"nın 89/1, 22/4-5, 61/9, 89/2-b, 31/3, 62/1 ve 52. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirle yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 89/1, 89/2-b, 31/3, 62, 52. maddeleri gereğince 3.320.TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5395 Sayılı Kanunun 23. maddesine göre 3 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Şanlıurfa 1. Çocuk Mahkemesinin 07.02.2013 tarihli ve 2012/566 esas, 2013/68 karar sayılı kararının 22/03/2013 tarihinde kesinleşmesine müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde 28.06.2014 tarihinde “Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma” suçunu işlediği ve Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 13.11.2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Şanlıurfa 1. Çocuk Mahkemesinin 26.05.2016 tarihli ve 2015/464 Esas, 2016/354 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçede hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve yasal olması gerekmektedir. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmakta olup, incelenen dosya kapsamında; bu ilkelere uyulmadan suça sürüklenen çocuğa atılı suçun ne olduğu ve sübut delilleri irdelenmeksizin yalnızca hükmün açıklanmasının koşullarının oluştuğuna yönelik tartışma içerir ancak delil tartışılması içermeyen kararla gerekçesiz olarak yazılı şekilde hükmün kurulması,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.