17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15487 Karar No: 2018/8283 Karar Tarihi: 26.09.2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/15487 Esas 2018/8283 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/15487 E. , 2018/8283 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan bozma ilamında; zamanaşımı süresinin dolmadığı belirtilerek ... yönünden zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı davalı ..."na yapılan tebligatın usulsüz olduğuna, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek olmadığı gereğine değinilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın ... yönünden kısmen kabulü ile, 4.188,34 TL tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren (27/02/1999) tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davanın ... yönünden reddine, dair karar verilmiş, hüküm, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. 1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava trafik kazasına dayanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Kazaya sebebiyet veren aracın malikinin gerçek kişi olduğu, malikin tacir olduğuna ve aracın ticari amaçla kullanıldığına dair bir bilgi veya belgeye rastlanmadığı anlaşılmakla aracın ticari niteliğinin bulunmaması nedeniyle alacağa yasal faiz uygulanması gerektiği gözetilmeden avans faizine dair karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı vekili, 27/02/1999 tarihinde gerçekleşen kazada müvekkili kuruma ait aracın hasar gördüğünü belirterek, karşı aracın sürücüsü ve malikine karşı maddi tazminat istemli dava açmıştır. Kazaya karışan aracın kaza tarihinde trafik sicilinde davalı ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı ... vekili kaza tarihinden önce davalı ..."nin aracı sattığını savunmuş ise de 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesi ile trafikte kayıtlı motorlu araçların her çeşit satış ve devirlerinin araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi esas alınarak noterce yapılacağı, noter tarafından yapılmayan satış ve devirlerin geçersiz olduğu düzenlenmiştir. Davalı ..."nun maliki olduğu aracı kaza tarihinden önce yukarıda açıklanan prosedüre uymaksızın harici olarak satıp teslim etmiş olması hukuki sorumluluğunu kaldırmaz. Bu durumda mahkemece davalı ..."nin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesi gereğince araç maliki, işleten sıfatıyla tazminatla sorumlu tutulması gerekirken hakkındaki davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. 4-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davacı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılara geri verilmesine 26/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.