MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

... Noteri olarak görev yapan ..."nün, kendi noterliğinde düzenlenmiş olan bir kısım belgelere, noter katibi olup imza yetkisi bulunmayan ..."a kendi yerine imza attırdığının, 2008 yılında öldüğü belirlenen ... yönünden, vekillik ilişkisi devam edip etmediğini sorgulamadan ..."nun müracaatı üzerine...ve ...yevmiye sayılı vekaletnameleri düzenlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda, sanığın, ..."a şartları gerçekleştiği takdirde imza yetkisi vereceğini söylediği halde onun bunu yanlış anlayarak bir kısım evrakları imzalamış olduğunu, ..."ın ölüp ölmediğini kontrol etmediklerini, şahsın ölü olup olmadığını kontrol edebilecekleri bir sistem olmasına rağmen şüphelendikleri zaman bu kontrolü yaptıklarını, bu işlemi ..."nün de yapmış olabileceğini savunması, ..."un imzaladığı iddia olunan belge asılları dosya içerisine alınmış olmasına rağmen, ... yevmiye numaralı belgenin dosyada bulunmaması, soruşturma aşamasında dinlenilen tanıkların kovuşturma aşamasında dinlenilmemiş olması, ... hakkında sahtecilik suçundan 2012/284 sayılı dosyası üzerinden soruşturma yürütüldüğünün anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için, ... hakkındaki soruşturmanın akıbeti araştırılarak, kamu davası açılmış olması halinde dosyalarının birleştirilmesi, aksi takdirde ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine alınması ile, sanık adına imzalanmış 32 adet belgeden irade beyanı içerenlerin tarafların iradelerine uygun olup olmadığı bu kişiler dinlendikten, onaylama şeklindeki işlemlerde ise, belgelerin gerçekliği ilgili kurumlardan araştırıldıktan ve ..."ın vefat etmiş olup olmadığının olay tarihinde noterliklerde kullanılan sistem üzerinden anlaşılıp anlaşılmayacağının ve böyle bir uygulamanın mutad olarak yapılmasının gerekip gerekmediğinin ... Birliği"nden sorulmasından sonra, belge içeriklerinin taraf iradelerine uygun ve onaylanan belgelerin gerçek olması halinde, belgelerde sahtecilik suçlarında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden sahtecilik kastından söz edilemeyeceği ancak görev gereklerine aykırı davranışları nedeniyle kişilerin mağduriyetine ya da kamunun zararına neden olunduğunun veya kişilere haksız bir menfaat sağlandığının tespiti halinde eylemin kül halinde zincirleme olarak görevi kötüye kullanmak suçunu oluşturup oluşturmayacağı da tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2. Kabule göre de;
a. Atılı suçtan doğrudan zarar görmeyen ..."nün katılmasına karar verilmesi,
b. 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.01.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.