3. Hukuk Dairesi 2018/5276 E. , 2018/11769 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı taraf, dilekçe ve beyanlarında özetle; ...Cad ... 15 Apt altında bulunan ticarethanenin maliki olduğunu, iş yerinin 2009 yılından 01/12/2010 yılına kadar kullanmadığını, kiraya vermediğini ve elektrik kullanımı yapılmadığını, ticarethaneyi kiracıya boş halde 01/12/2010 tarihinde kiraya verdiğini , 2010/10 dönemine ait davalı kurum elemanlarının " sayaç arızalı, tedaşa gidiniz, daire boş" notunu kapıya bıraktıklarını, buna rağmen davalı tarafından elektrik ihbarnamesi ile 10.481,00 TL fatura tutarı olduğunun tebliğ edildiğini, haksız bir şekilde tahakkuk ettirilen tutara itiraz etmiş olsa dahi; davalı kurumun, "söz konusu tahakkukun 16/11/2009 ile 07/11/2010 tarihleri arasında sayaca ait 31294 kwh bozuk tahakkuk olduğu" gerekçesi ile bu itirazı ret ettiklerini, böyle bir borcu bulunmadığını belirterek; borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, dilekçe ve beyanlarında özetle; sayacın kontrol edildiğini, bakanlık mühürlerinin sağlam olduğunu, hafıza bilgilerinin karıştığını, optik-port ile okunduğunu, müdahaleye rastlanmadığını ve 16/11/2009 ile 07/11/2010 arası endeks farkı esas alınarak EPMHY m.20"e göre tahakkuk yapıldığını, tutanak tanıklarının dinlenmesi gerektiğini, davacının kusuru dışında sayacın doğru tüketim kaydetmediğini belirtmiş, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; farklı bilirkişilerden iki adet bilirkişi raporu aldırılmış, raporlar arasında çelişki bulunduğu gerekçesiyle son olarak talimat yoluyla 30/01/2015 tarihli bilirkişi raporu aldırılmış ve rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; sayacın davacının kusurundan kaynaklanmaksızın bozuk olduğu ve doğru tüketim kaydetmediği her iki tarafın da kabulündedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, dijital sayaçların geriye dönük tüketimi kaydetme ve saklama özelliğinden faydalanılarak, 1.8.0 optik porttan geriye dönük okuma yapılarak, sayacın elektronik kartına kaydedilmiş tüketimin bilgisayar ortamına alındığı, sayacın abone kusuru ve müdahalesi dışında bozulduğu belirtilerek, kira sözlemesindeki kira başlangıç tarihinin de her zaman değiştirilebileceği eklenerek, faturanın doğru olduğu ifade edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Abonenin kusuru dışında bir sebeple sayacın doğru tüketim kaydetmediği konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Bu durumda, davacının sayacın doğru tüketim kaydetmemesinden sorumlu olacağının kabulü gereklidir. EPMHY 20. maddesine göre; sayacın müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediğinin tespiti halinde, varsa müşterinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri (aboneliğin başlangıcından tahakkuk tarihine kadar olan geçmiş dönem tüketimleri) dikkate alınarak; yoksa, sayaç çalışır duruma getirildikten sonraki müşterinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması alınarak hesap yapılması gerektiği kuşkusuzdur. Mahkemece benimsenen raporda ise, bu yönde hesaplama yapılmamıştır, bu haliyle rapor yetersizdir.
Hal böyle olunca; mahkemece, dosyanın önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği elektrik bedelinin, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 20. maddesine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli yeni bir rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.11.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.