Esas No: 2021/9593
Karar No: 2022/5011
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/9593 Esas 2022/5011 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/9593 E. , 2022/5011 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 40/2, 5271 sayılı CMK.nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddelerine göre; mahkeme kararlarında ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını, sürelerini ve şeklini kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir şeklindeki açık ve buyurucu hükümleri karşısında; sanık ...'in yokluğunda verilen kararda, bu hususlar belirtilmeyerek “Yasa yolu başlangıcı, mercii, temyiz yolu” bakımından yanıltılan sanığın temyiz istemi geçerli kabul edilerek temyiz isteminin reddine dair 05.05.2016 tarihli ek karar kaldırılarak yapılan incelemede;
I- Sanık ... hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ... 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/238 Esas-2012/45 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyeti TCK'nın 141/1 maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamların esas alınarak TCK'nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanığın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II- Sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince;
Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ... 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/238 Esas-2012/45 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyeti TCK'nın 141/1 maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamların esas alınarak TCK'nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu ve sanık ... hakkında ilgili hükümde tekerrür hükümlerinin uygulanmamış olması sebebiyle 2. kez mükerrirlik hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma sebebi yapılmamıştır.
Müştekinin çalıştığı işyerinde gerçekleşen hırsızlık olayıyla ilgili olarak düzenlenen 26.05.2014 tarihli Görüntü İzleme ve Tespit Tutanağı içeriğine göre; cep telefonu kolisini ayağıyla sürükleyip aldığı kutunun içerisine koyan şahsın ..., çalışanları oyalayan şüphelilerin ise ... ve ... olabileceği değerlendirildiğinden, bu şahıslara ait Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürülüğü'nden temin edilen teşhise elverişli fotoğrafları ile görüntüler karşılaştırıldığında aynı şahsılar olduklarının değerlendirildiğinin bildirildiği, 27.05.2014 tarihli Fotoğraf Teşhis Tutanağına göre ise müşteki ...'ın Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürülüğü'nden temin edilen sanıklara ait fotoğraflar ile benzer eşkaldeki diğer şahıslara ait fotoğraflarla arasında gösterilen sanıklara ait fotoğrafları teşhis ettiği bildirilmesine karşın, sanıkların aşamalarda suçlamayı kabul etmedikleri gibi altında ... yazan fotoğraftaki şahsın sanık ...'in abisi olan ... olduğunu beyan ettikleri, tanık olarak beyanına başvurulan ...'in ise fotoğrafın kendisine ait olduğunu beyan ettiği ancak ...'in suç tarihinde cezaevinde olduğu; kovuşturma aşamasında sanık ...'in fotoğrafları temin edilerek görüntülerde görülen şahsın ... olup olmadığının tespitinin istendiği, 15.02.2016 tarihli bilirkişi raporunda" Güvenlik kamerası görüntüleri üzerinde, fotoğraflama, görüntü büyütme, renk ve ışık değerlerinin düzenlenmesi, görüntü iyileştirme/onarma filtreleri uygulanmış olup buna göre yukarıda da fotoğraflanmış, görüntünün kayıt kalitesinin yetersiz olması, şahsın yüzüne ait yüz ve kafa anatomisi ile alın, kaş , göz, burun, kulak, dudak, çene gibi anatomik yapıların net olarak görülemediği, şahsın kameraya uzak mesafede olduğu, bu nedenle teşhise elverişli net bir görüntü elde edilememiş olmasına rağmen görüntülerde geçen şahıs ile teşhis için dosyada fotoğrafları bulunan ...'in anatomik yapı itibariyle benzerlik gösterdiği tespit edilmiştir." denildiği, sanık ...'in teşhise elverişli fotoğrafları temin edildiği halde müşteki ve tanık ...'a gösterilip herhangi bir teşhis işlemi yaptırılmadığı, Mahkemece 1. celse tanık ...'a sanık ...'e ait olan cezaevinde çekilmiş iki adet resim gösterilerek teşhis işlemi yaptırılmaya çalışılmasına rağmen aynı işlemin müşteki yönünden yapılmadığı anlaşılmakla tüm bu husular birlikte değerlendirildiğinde;
1-Öncelikle sanıklar ... ve ...'tan parmak izi alınarak teşhise esasa alınan Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürülüğü'ndeki kayıtları ile karşılaştırılarak kimliklerinin kesin ve net olarak tespit edilmesi,
2- Müşteki ve tanık ile sanıklar aynı oturumda hazır edilerek, mümkün ise canlı teşhis yaptırılması, eğer bu mümkün değil ise sanıkların yeniden çekilen teşhise elverişli fotoğraflarının tanık ile müştekiye gösterilmesi,
3-Sanıklara ait olay tarihi itibarıyla kullanımlarında bulunan telefonlar belirlenip saat ve yer itibarıyla olay yeri civarında olup olmadıkları tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.04.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.