12. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/8341 Karar No: 2011/24346
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/8341 Esas 2011/24346 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 05/11/2010 tarihli ve 2010/1092-2010/1038 numaralı kararı incelenmiştir. Karara göre, ilamın nakzı icra muamelelerini durdurduğu, ilam hükmü icra edildikten sonra nakzedilip aleyhinde icra yapılan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kat'i bir ilamla tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski haline iade edilir. Somut olayda, takip dayanağı ilam olan vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin tahsilini teminen kesinleşmeden ilamlı takibe konu edildiği, ancak dayanak ilamın yargıtayca esas yönünden bozulması üzerine, davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmesinden sonra yersiz ödenen paranın geri ödenmesi için vekilden istenildiği ifade edilmiştir. Ancak vekil, dayanak ilamda ve takipte taraf olmadığı, müvekkili adına vekaleten işgören kişi konumunda olduğu için haksız ödendiği belirlenen paranın iadesi ancak ilamın ve takibin tarafından istenebileceği, vekilden istenilemeyeceği belirtilmiştir. Bu nedenle şikayetin kabulüne karar ver
12. Hukuk Dairesi 2011/8341 E. , 2011/24346 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 05/11/2010 NUMARASI : 2010/1092-2010/1038
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 40.maddesinde; "Bir ilamın nakzı icra muamelelerini olduğu yerde durdurur. Bir ilam hükmü icra edildikten sonra nakzedilipte aleyhinde icra yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kat"i bir ilamla tahakkuk ederse ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski haline iade olunur" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, takip dayanağı ilam vekalet ücreti, yargılama giderlerinin tahsilini teminen kesinleşmeden ilamlı takibe konu edilerek takip konusu alacak tahsil olunmuştur. Ancak dayanak ilam yargıtayca esas yönünden bozulması üzerine, mahkemece bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmiş ve bu karar kesinleştikten sonra, İİK.nun 40/2.maddesi uyarınca yersiz ödenen paranın geri ödenmesi, parayı müvekkili adına tahsil eden vekilden istenilmiştir.Vekil, dayanak ilamda ve takipte taraf olmayıp müvekkili adına vekaleten işgören kişi konumunda olup haksız ödendiği belirlenen paranın iadesi de ancak ilamın ve takibin tarafından istenebilir, vekilden istenilemez. Açıklanan nedenle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Davacının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.