14. Hukuk Dairesi 2015/16566 E. , 2016/2932 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.02.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili ve ihbar olunan ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Daval, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı şirket vekili ile ihbar olunan ... vekili temyiz etmişlerdir.
1-Dava, ..."ye ihbar edilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın 61. maddesinde; "Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir" ve HMK"nın 63. maddesinde de "Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir" şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir. HMK"nın 64. maddesinde ise ihbar edilen davada verilen hükmün ihbar eden kişiye etkisi hakkında 69. maddenin ikinci fıkrası hükmünün kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. Hüküm ancak taraflarca temyiz edileceğinden, ihbar olunan ... vekilinin 1086 sayılı HUMK"nın 57/1 ve 6100 sayılı HMK"nın 61. ve 69/2 maddesi gereğince temyiz hakkı bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2-Davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, ihbar olunan ..."nin gereksiz yatırdığı harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.03.2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY
Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz hisselerinin davalı şirkete yapılan temlikin gerçek bir satış aktine dayalı olmadığı 938 sayılı parsele karşılık (trampa) verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce özetle "...Satış dışındaki temliklerde önalım hakkının kullanılmasının mümkün olmadığı, davalının satış şeklinde yapılan temliklerin aslında trampa olduğuna dair muvazaa iddiasına dayanmasının mümkün bulunmadığı bu nedenle işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş ve hükmü davalı şirket ile ihbar olunan ... vekilleri temyiz etmişlerdir.
Uyuşmazlık, davalı şirket ile dava dışı ihbar olunan ... arasında yapılan ve dava konusu edilen 13.12.2013 tarihli ve 6909 yevmiye no ile yapılan satış işleminin gerçek bir satış olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacı paydaşın önalım hakkının doğup doğmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosyada mevcut tüm kayıtlar ve belgeler incelendiğinde;
İhbar edilen idareye ait... İli,... İlçesi,...Mahallesinde bulunan 58.750,00 m2 yüzölçümlü ve 938 sayılı parselin 24.11.2005 tarihinde yapılan ihalede davalı .... ve ...."ye 335.000,00 TL bedelle satıldığı ve bedelin tamamının idare hesabına yatırıldığı,
Yine dosyada mevcut 25.04.2006 tarihli.... (Arsa) Satış Protokolüne göre; ... tarafından yukarıda sözü edilen... sayılı parsel de dahil toplam 7 adet taşınmazın ...Belediyesine satıldığı,
938 sayılı parselde kayıtlı taşınmazın ... tarafından...."ye ve... Belediyesine ayrı ayrı zamanlarda mükerrer satışı yapılması nedeniyle şirket ve belediye arasında 28.05.2009 tarihli protokol düzenlendiği ve protokole göre; belediyece bölgede yapılacak imar uygulaması sonucu oluşacak yeni imar parsellerinden daha önce satışı yapılan 938 sayılı parselin imar uygulaması sonucu "..." ve ilgili yasal mevzuat çerçevesinde kesinti yapılacak miktarlardan sonra oluşacak yeni imar parseli ile aynı miktardaki ... mülkiyetinde olan bu parsele karşılık verilecek başka imar parsellerini almayı kabul ve taahhüt ettikleri,
Bu bağlamda ... stokunda bulunan aynı bölgedeki ve aynı imar uygulaması sonucu oluşan 3276 ada 2, 3290 ada 3, 3290 ada 4, 3358 ada 1, ve 3527 ada 5 parsel sayılı taşınmazlardaki ... hissesi tapuda yapılan 13.12.2012 tarihli ve 6909 yevmiye ile..."ye devir işlemi yapıldığı ve davacı tarafça bu taşınmazlar arasında yer alan 3290 ada 3 ve 3290 ada 4 sayılı parseller için eldeki önalım davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkili şirketin 938 sayılı parsel üzerindeki haklarına karşılık olarak ... tarafından trampa ve takas suretiyle dava konusu taşınmazlardaki hisse devirlerinin yapıldığını belirtmiştir.
Trampa, bir malın başka bir mal ile değiştirilmesidir. Diğer bir deyişle, mal mukabilinde mal mübadelesidir. Satım aktinde taraflardan birinin ediminin konusu daima para olduğu halde, trampada her iki tarafın ediminin konusu da trampaya konu olabilen bir mal veya haktır. Trampa akti iki tarafada borç yükleyen bir sözleşmedir. Borçlar Kanunu düzenlemesi bakımından satımın bir çeşidi sayılmaktadır (BK m. 232-TBK m. 283).
Somut olayda, dava konusu edilen 13.12.2013 tarihli ve .... yevmiye numaralı akit tablosunda yer alan işlem "satış" olarak gösterilmiş ise de; gerçekte bir "trampa" işlemidir. İlke olarak, tapuda yapılan işlemin tarafı olan davalının yapmış olduğu sözleşme ile bağlı olduğundan kendi muvazaasına dayanamaz ise de, dosyada mevcut kayıt ve bilgilere göre davacının da önalım hakkını kullanırken dürüstlük kuralına uygun davranması gerekir. Davalı şirkete 24.11.2005 tarihinde ihale ile satış yapılan 938 parsel sayılı taşınmazın dava dışı ... Belediyesine 25.04.2006 tarihinde mükerrer satışı sonucu arsa sahibi ... tarafından 938 sayılı parsele karşılık olarak başka taşınmazların tapuda satış gibi gösterilerek devri nedeniyle diğer paydaşlara önalım hakkı tanınması kanunun özüne aykırıdır.
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan hukuki ve maddi olgular karşısında yerel mahkemece, TMK"nın 2 ve 3. maddelerine, dürüstlük kurallarına, hakkaniyet ilkelerine göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi bozma nedenidir.