11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2627 Karar No: 2017/2341 Karar Tarihi: 24.04.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/2627 Esas 2017/2341 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı olan kişiye karşı, davacının iki ayrı çekten kaynaklı icra takibi yaptığı ancak çek bedellerinin tahsil edilemediği gerekçesiyle açılan davada, asliye ticaret mahkemesi davayı kabul etmiş ve 10.000 TL'lik borcun tahsiline karar vermiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları reddedildi. Kararda kanun maddesi belirtilmemiştir.
11. Hukuk Dairesi 2016/2627 E. , 2017/2341 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 28/09/2015 tarih ve 2014/639-2015/716 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı hakkında iki ayrı çeke dayanarak icra takibi yaptığını, davalı tarafından icranın geri bırakılması davası açıldığını ve icranın geri bırakılması kararı verildiğini, ancak çekten dolayı alacağının ödenmediğini ileri sürerek 15.10.2002 ve 01.11.2002 tarihli 10.000,00"er TL çek bedellerinin keşide tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkili kulüpte başkan olduğu dönemde olmayan bir alacak için dava konusu çekleri keşide ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; davaya konu alacağın ödünç sözleşmesinden kaynaklandığı ve dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığı, davacının davalı kulübün başkanı olarak görev yaptığı, yönetim kurulu karar defterinde de kulübe ödünç para verildiğinin yazıldığı ve borcun çekle ödenmesine karar verildiği, her ne kadar sonradan seçilen yönetim kurulu bu karardan dönmüş ise de önceki yönetim ibra edildiğinden ve alınan karar halen geçerli olduğundan senetlerin iadesi de istenmediğinden icra takiplerinin de kesinleşmiş olmasına göre borcun ödenmediğinin kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 10.000,00 TL’nin keşide tarihi olan 15/10/2002 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte yine 10.000,00 TL’nin keşide tarihi olan 01/11/2002 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.024,65 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 24/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.