2. Hukuk Dairesi 2014/19367 E. , 2015/3598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 10. Aile Mahkemesi
TARİHİ :09.05.2014
NUMARASI :Esas no: 2012/775 Karar no:2014/330
Taraflar arasındaki “ayrılık” davası ile davalı (koca) tarafından bağımsız olarak açılan “boşanma” ve buna karşılık açılan “karşı boşanma” davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonucunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; birleştirilen boşanma davasının davacısı (karşı davalı) koca tarafından tamamına yönelik olarak; ayrılık davasının davacısı karşı boşanma davasının karşı davacısı (kadın) tarafından ise, lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarları ve ziynetlerle ilgili verilen hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı (karşı davacı) kadın tarafından açılan ayrılığa ilişkin dava, 02.11.2012 tarihinde, karşı boşanma davası ise 20.09.2013 tarihinde açılmış olup, karşı boşanma davasında dayanılan vakıaların, ayrılığa ilişkin davadan sonra meydana gelmiş olmasına, dolayısıyla ayrılık davasından vazgeçilmiş olmasının, karşı boşanma davası üzerinde etkili olamayacağına göre, davalı (boşanma davasının davacısı) kocanın bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediği gibi, diğer hususlara ilişkin temyiz itirazları ve davacı (boşanmada karşı davacı) kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı (boşanmada karşı davacı) kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK.md.174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı-karşı davacı (kadın), karşı boşanma davasına ilişkin dilekçesinde karşı davalıda bulunan ziynet eşyalarının iadesini, mümkün değilse fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bedellerine karşılık 10.000 liranın tahsiline karar verilmesini de istemiş, bu istemine ilişkin nispi peşin harcı da yatırmıştır. Ne var ki, ziynet eşyalarının, adet cins, ayar ve niteliklerini belirtmemiştir. Ziynetlere ilişkin talep maddi açıdan belirsizdir. Böyle bir durumda hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi ve hukuki açıdan belirsiz gördüğü hususlar hakkında taraflara açıklama yaptırabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir (HMK.md.33). O halde, davalı (karşı davacı) kadın vekilinden, talep ettiği ziynetlerin adet, cins, nitelik ve değerleri hakkında açıklama istenmesi, gerekirse, tanıkların yeniden dinlenmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, “talep belirli olmadığından” bahisle bu hususta yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.
05.03.2015 (Prş.)