11. Hukuk Dairesi 2020/6530 E. , 2021/6466 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16.HUKUK DAİRESİ
VEKİLİ : AV. ...
DAVALILAR : 1 -...
VASİSİ : ...
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi verilen 05.02.2018 tarih ve 2017-173/94 sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi"nce verilen 20.06.2019 tarih ve 2018-1587/1340 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, kendisini doktor olarak tanıtan davalı ... ile Ankamd Tıp Merkezinin davacıya satışı hakkında aralarında sözleşme imzalandığını ve toplam bedeli 75.000,00 TL olan iki adet çeki cirolayarak peşinat bedeli olarak davalı ...’e verdiğini ancak sonradan yaptığı araştırmayla davalı ...’ün doktor olmadığı gibi Ankamd isimli Tıp Merkezinin de ona ait olmadığını öğrendiğini belirterek sözleşmenin feshi ile bahsedilen sözleşmeye istinaden düzenlenen çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, 20/10/2017 tarihinde dava takipsiz bırakıldığından dosyanın işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin üç aylık sürede davayı yenilemediği gerekçesiyle HMK"nın 150/5. maddesi gereği davanın açılmamış sayılmasına, dava konusu çekler hakkında verilen ödeme yasağının karar kesinleştiğinde kaldırılmasına karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin 11.07.2017 tarihli duruşmada hazır bulunduğu dolayısıyla duruşmanın 20.10.2017 tarihine bırakıldığını bildiği ancak duruşmaya katılmadığı ve mazeret bildirmediği, dosyanın takipsiz bırakıldığından işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davanın HMK"nın 150/4 maddesi gereğince üç aylık süre içerisinde dilekçe ibraz edilerek yenilenmediği, davacı vekilinin istinaf dilekçesinde davanın süresinde yenilendiğini ya da işlemden kaldırma kararının usulsüzlüğünü ileri sürmediği, davanın esasına ve davacının haklılığına yönelik beyanlarda bulunduğu, ilk derece mahkemesince verilen açılmamış sayılması kararının HMK"nın 150/5 maddesine uygun olduğu ayrıca ‘13/01/2012 tarihli ödeme yasağı tedbir kararının hükmün kesinleşmesi halinde kaldırılacağına’ yönelik kararın da HMK"nın 397/2 maddesine uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 14,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.