11. Hukuk Dairesi 2015/14431 E. , 2017/2330 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30/06/2015 tarih ve 2014/125-2015/205 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin "...", "... ..." ibareli tanımış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki "... ..." ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı ...’ne başvuruda bulunduğunu, 2011/69964 kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığı’na itirazda bulunulduğunu, itirazının nihai olarak ... tarafından reddedildiğini, oysa başvurunun müvekkilinin markaları ile benzer olduğunu ve başvurunun tümüyle reddi gerektiğini, davalının başvurusunun iltibas yaratma ihtimalinin bulunduğunu, tüketicilerin başvuruyu, müvekkili şirketin seri markalarından birisi olarak algılayacağını ileri sürerek, 2013-M-8629 sayılı ... kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davaya konu başvurunun müvekkilinin muhtelif sayılarla tescilli "eti çikolata" ibareli markalarının devamı niteliğindeki seri markası olduğunu, asıl unsurunun müvekkilinin tanınmış "eti" ibaresi ve "hitit güneşi" şeklinin olduğunu, görünüşleri, verdikleri genel izlenim, söylenişleri ve şekiller açısından davacı markaları ile oldukça farklı olduğunu, aralarında iltibas bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu başvuru"nun "... ...+şekil" ibaresinden oluştuğu, itiraza dayanak markaların ise "...", "... ...", "... ...+şekil" ibare ve kombinasyonundan meydana geldiği ve koruma kapsamlarında başvurunun yapıldığı 30.sınıflardaki mal ve hizmetlerin bulunduğu, taraf markalarındaki kelime unsurlarında bir benzerlik olmadığı, ambalaj görselinde ise tek benzerliğin kırmızı renkli zeminden ibaret olduğu ancak, kırmızı renkli dikdörtgen prizma görselinin, sektörde yaygın kullanımı bulunan, davacıyla özdeşleşip markasal olarak bağlanan bir renk ve ambalaj biçimi olmadığı; davacı fiili kullanımlarının da salt bu görselin KHK 8/3 anlamında davacıya bir hak sağlayacak nitelikte olmadığı; zira ambalaj şeklinin 1912 tarihli bir patente konu olup bir asırdır kullanılan bir üç boyutlu ambalaj biçimi olduğu; davacının sunduğu bir kısım ihlal davalarına konu kararların da başvuruyla bir ilgisi ve benzerliğinin olmadığı, başvuru ile önceki markanın ve davacı fiili kullanımlarının da işitsel, görsel, kavramsal olarak ve genel izlenim itibariyle karıştırılması riski bulunacak düzeyde benzer olmadıkları, 556 sayılı KHK"nın 8/1-b, 8/3 ve 8/4 hüküm anlamında tescil engelinin gerçekleşmediği başvurunun kötü niyetli olduğunun kabulüne imkan bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 24/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.