16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/905 Karar No: 2018/4594 Karar Tarihi: 27.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/905 Esas 2018/4594 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hüküm giymesiyle ilgilidir. Temyiz başvurusu esastan reddedilmiştir. Kararda, Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanılan bir ağ olduğu ve örgütle bağlantısını gösteren teknik verilerin delil olarak kabul edileceği belirtilmektedir. Ancak, temyiz aşamasında dosyaya sunulan Bylock tespit ve değerlendirme tutanağının yetersizliği nedeniyle eksik araştırma yapıldığı ve hükümde yazılı şekilde karar verildiği ifade edilmektedir. Bu sebeplerden dolayı hüküm bozulmuştur. Kararda, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 62, 63. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
16. Ceza Dairesi 2018/905 E. , 2018/4594 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm :TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın, 53, 58/9, 62, 63. maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle, ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, istinaf aşamasından dosya içerisine geldiği anlaşılan ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının, temyiz aşamasında UYAP üzerinden dosyaya gönderilen Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığının 09.03.2018 tarihli veri inceleme raporu ile ilgili birimden temin edilecek bu rapora ilişkin, CMK 134. maddesi kapsamında alınan Mahkeme kararının duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken, sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabul ve uygulanmaya göre de; İlk derece mahkemesinin; anılan kararlara aykırılık teşkil edecek şekilde “...nitekim bylock sisteminin serverinin Litvanya Ülkesinde bulunduğu ve İstihbarat Teşkilatı tarafından bu ülkede bulunan server den bylock bilgilerinin temin edildiği, Ceza Muhakemesi Kanunları hükümlerinin ülkemiz hudutları dahilinde yürürlükte olduğu, Litvanya Ülkesinde söz konusu kanun uygulanma imkanı bulunmadığı, bu hali ile elde edilen verilerin hukuka aykırı olduğundan bahsedilemeyeceği anlaşıldığından ...” yazmak suretiyle yasal olmayan gerekçeye yer vermesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 27.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.