Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/5516 Esas 2019/10560 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5516
Karar No: 2019/10560
Karar Tarihi: 23.10.2019

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/5516 Esas 2019/10560 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, taksirle öldürme suçundan yargılandığı davada, 12 yaşındaki bir çocuğun bisiklet kazası sonrasında ölmesiyle ilgili olarak beraat etmiştir. Adli Tıp 1. İhtisas Kurulu raporunda, çocuğun ölümünün peritonit sonucu meydana gelmiş olduğu belirtilmiştir. Yargılama sonucunda yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle sanık beraat etmiştir. Kararda CMK’nın 223/2-e maddesi (hükmen beraat) kullanılmıştır.
Not: Yukarıda yer alan özet metin, sadece bir AI dil modeli tarafından oluşturulmuştur. Bu nedenle, kararın tamamı yerine geçmez ya da bazı hatalar içerebilir. Bu özet, yalnızca genel bir fikir vermek amacıyla sunulmuştur ve mahkeme kararının bir yerini temsil etmek yerine tamamını veya bir parçasını değiştirmez.

12. Ceza Dairesi 2019/5516 E. , 2019/10560 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat

Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
12 yaşında olan ...’in 04.04.2010 tarihinde bisikletten düştüğü, 05.04.2010 tarihinde Alanya Devlet Hastanesine getirildiği ve burada sanık, doktor tarafından muayene edilerek evine gönderildiği, 06.04.2010 tarihinde künt karın travmasına bağlı mide barsak perforasyonu ve sonrasında gelişen peritonit sonucu ölümünün gerçekleştiği olayda, Adli Tıp 1. İhtisas Kurulunun 18.07.2012 tarihli raporunda "04.04.2010 tarihinde bisikletten düştüğü ve 06.04.2010 tarihinde öldüğü bildirilen ... doğumlu ... hakkında düzenlenmiş dava dosyasında mevcut;
Tıbbi belgelerde; kişinin 04.04.2010 tarihinde bisikletten düştüğü evde 2 kez kusması üzerine 05.04.2010 tarihinde 1 gün önce bisikletten düşme öyküsü ile bel ağrısı şikayeti ile Antalya Devlet Hastanesine müracaat ettiği, Pratisyen hekim Dr. ... tarafından muayenesinin yapıldığı lumbosakral vertebra grafisi istenildiği yumuşak doku travması tanısı ile ağrı kesici ilaç reçete düzenlendiği ve eve gönderildiği evde belinin ve karnının ağrısı devam ettiği 06.04.2010 gecesi saat 03.00 sıralarında vefat ettiği ve götürüldüğü hastanede yapılan resüsitasyona cevap vermediği,
Yapılan otopsisinde harici muayenesinde sağ el sırtında 3. parmak kaidesinde sağ dirsekte sağ diz üzerinde kabuklu sıyrıklar, göğüs sol tarafinda ortasında 2.5 cm çapında sıyrıklı halkalar bulunan 4.5 cm çapında bir alanda sararmş ekimozlu bir alan tarif edildiği, batın boşluğunda bol miktarda kirli görünümlü mayii ve duodenum ön duvarında ve aynı seviyede midesinde ekimozlu yırtıklar ve sağ taraf karın boşluğunda mide içeriği tespit edildiği, yapılan histopatolojik tetkikinde de ince barsakta ülserasyon fibrinöz peritonit tespit edildigi dikkate alındığında;
Kişinin ölümünün künt karın travmasına bağlı mide ve barsak perforasyonu ve sonrasında gelişen peritonit sonucu meydana gelmiş oldugu, bisikletten düşme öyküsü ile gelen kendisini muayene eden hekim Dr. ..."ın ifadesinde ve tıbbi kayıtlarda; çocuğun sadece bel ağrısı olduğunun kayıtlı olduğu, ölen çocuğun babasının ifadesinde ise kusma ve karın ağrısı şikayeti babası tarafından tanımlandığını iddia ettiği bir gün önce bisikletten düşme ve bel ağrısı ifadesinin verildiğinin karın ağrısı ve kusma ifade edilmediğinin kabulü halinde Dr. ..."ın uygulamasına atfi kabil kusur bulunmadığı, karın ağrısı ve kusma ifade edilmesi durumunda ise karın içi organ yaralanmasının araştırılmaması ve/veya çocuk cerrahisi veya genel cerrahisi konsültasyonu istenmemesinin eksiklik olduğu, hekimin ve çocuğun babasının ifadesi arasında çelişki bulunduğundan olayın adli tahkikatla aydınlatılmasının uygun olduğu oy birliğiyle mütalaa olunduğunun" belirtilmesi ile sanık, katılan ... ve tanık ...’un aşamalardaki ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde mahkemenin beraat gerekçesinde bir isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, beraat kararının kanuna aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 23.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.