21. Hukuk Dairesi 2014/18724 E. , 2015/14258 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 01/09/2011-03/09/2012 tarihleri arasında geçen sigortalı çalışmalarının tespiti ile Kurum kayıtlarının buna göre düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ..... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının gerçek ve fiili bir çalışmaya dayanmadığından bahisle davalı Kurum tarafından iptal edilen hizmetlerinin 01.09.2011-03.09.2012 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçtiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Somut olayda; davalı işverence davacı adına bildirilen bir hizmet bulunmadığı, davacının 01.11.2011-30.05.2012 tarihleri arasında ... sicil numaralı dava dışı .... unvanlı işyerinden hizmetinin bildirildiği, davalı Kurum tarafından 05.03.2013 tarihli 2013/HE-104 sayılı raporla söz konusu işyerinden bildirilen hizmetlerin gerçek ve fiili çalışmaya dayanmadığından iptaline karar verildiği, davacının hizmetinin bildirildiği ve iptaline karar verilen işyerinde hiç çalışmadığını .. .. .. adresinde faaliyet gösteren dava dışı ..nin taşeronu olan davalı işverenin işçisi olarak çalıştığını beyan ettiği, dava dışı ..adına .. sicil numarası ile davacının beyan ettiği adreste değil ancak ... adresinde tekstil konfeksiyon imalatı ve toptan satışı işinden 20.03.2006 tarihinden itibaren yasa kapsamına alınmış ve faal bir işyerinin bulunduğu, mahkemece eksik inceleme ve araştırma ile davacının bu adreste çalıştığının tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, dava dışı .. unvanlı işyerinin ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarını getirterek, bordrolarda kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, davalının dava dışı... unvanlı işyerinin taşeronu olarak faaliyet gösterip göstermediğini, davacının bu işyerinde çalışıp çalışmadığını araştırmak, bunun için davacının çalıştığını iddia ettiği adreste ve çalıştığının tespitine karar verilen dava dışı.. unvanlı işyerinin adresinde komşu işyeri araştırması yapmak, ...Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ..."a iadesine, 22/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.