14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/13925 Karar No: 2016/2708 Karar Tarihi: 03.03.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/13925 Esas 2016/2708 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/13925 E. , 2016/2708 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.03.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 14.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, murisi (annesi) ..."ın davalı tarafından öldürüldüğünü, TMK"nın 578. maddesi gereğince murisi öldürmenin mirastan yoksunluk sebebi olduğunu, davalının mirastan mahrumiyetine göre miras paylarını gösterir şekilde ..."a ait mirasçılık belgesinin verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın mirastan yoksunluğun tespitine ilişkin olduğu ve davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. HMK"nın 33. maddesi gereğince bir davada maddi olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime ait bir görevdir. Davacı vekili, dava dilekçesinde murisi öldüren davalının mirastan mahrumiyetine göre miras paylarını gösterir şekilde veraset ilamının verilmesini istemiştir. TMK"nın 598. maddesi gereğince başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 1. maddesinde mahkemelerin görevinin kanunla belirleneceği, 2. maddesinde ise dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalar ile şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanun"un 4/1-ç maddesinde, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakiminin bu kanun ile diğer kanunların sulh hukuk mahkemesi"ni görevlendirdiği davaları göreceği açıklanmıştır. Öte yandan; aynı Kanun"un 383. maddesinde çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme olmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiş, 382/2-c maddesi hükmünde ise miras hukukundaki çekişmesiz yargı işleri belirtilirken mirasçılık belgesinin verilmesi istemine ilişkin davalar da bu kapsamda sayılmıştır. TMK" nın 578. maddesi gereğince murisi kasten veya hukuka aykırı olarak öldüren ya da öldürmeye teşebbüs edenler mirasçı olamazlar, Mirastan yoksun olma veraset belgesi istemeye engel değildir. Kişiseldir ve yalnız yoksun olanı etkiler. Mirastan yoksun olanın altsoyu, mirasbırakandan önce ölen kimsenin altsoyu gibi mirasçı olur (TMK m. 579). Eylem kime karşı yapılmışsa sadece o kişi nedeniyle mirasçılık kaybedilir. Mirastan yoksunluk kendiliğinden sonuç doğurduğundan ayrıca bir mahkeme kararı alınmasına gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle mirasçılık belgesinde miras paylarını gösterecek şekilde hüküm kurulması sonra da mirastan yoksunluk nedeni ile yoksun olan kişinin miras payının kime kalacağının belirtilmesi sureti ile mirasçılık belgesi verilmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gözetilmeden görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.