Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekili, satış ilanı tebligatının kendileri yerine borçlu asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu iddia ederek ihalenin feshini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, menkul mal ihalesinde, satış ilanının borçlu vekiline tebliğ edilmediği gerekçesiyle  ihalenin feshine karar verilmiştir.
İİK’nun 114. maddesinde, taşınır satışlarında yapılacak hazırlık işlemleri düzenlenmiş olup, satış ilanının taraflara tebliğine ilişkin bir zorunluluk getirilmemiştir. Ancak icra müdürlüğünce bu hususun kararlaştırılması halinde, satış kararı gereğinin yerine, getirilerek satış ilamının ilgililere tebliği zorunludur.
Somut olayda, satış ilanının borçluya tebliğ edileceğine dair gönderilen dosyalar muhtevasında, herhangi bir satış kararına rastlanılmamıştır. Bu durumda icra müdürlüğünce, borçluya satış ilanı tebliği zorunlu olmadığından, bu tebligatın usulüne uygun olarak yapılamaması, şikayetçiye ihalenin feshini talep etme hakkı vermez.
Mahkemece, yapılan ihalede usul ve yasaya uymayan bir yönün de bulunmaması nedeniyle sadece borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine dair karar verilmiş olması yukarıdaki açıklanan nedenler karşısında yerinde görülmediğinden kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.