11. Hukuk Dairesi 2016/3681 E. , 2017/2274 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 13/10/2015 tarih ve 2015/510-2015/600 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 18.04.2017 günü hazır bulunan davacılar vekili Av.... ile davalı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkili şirketlerin hakim ortağı...’nin "..." projesinin yüklenicisi olduğunu, yapımı üstlenilen proje için taraflar arasında bağıtlanan sözleşmenin 30/a bendi uyarınca "tesis ve işlerin sigortası, ... Adi Ortaklığı tarafından yaptırılacak sigorta poliçesinde ... sigortalı olacak, 30-c maddesi uyarınca hasardan kaynaklanan ve sigorta tarafından karşılanmayan tüm zararlar yükleniciye ait olacaktır" hükmü bulunduğunu, müvekkilinin sözleşmedeki hükümler uyarınca davalı ... şirketi ile 30315449 numaralı "inşaat all risk sigorta poliçesi" düzenlediğini, 27.07.2009 tarihinde yaşanan sel felaketi nedeni ile müvekkilinin yüklenicisi olduğu inşaat alanında hasar meydana geldiğini, bu nedenle davalı ... şirketine ihbarda bulunulup ödeme yapılmasının istenildiğini, davalı ... şirketi tarafından verilen 02.12.2009 tarihli cevapta, hasarın poliçede yer alan sel muafiyet bedelinin altında kaldığı gerekçesi ile ödeme yapılmayacağının belirtildiğini, ancak muafiyet uygulaması hatalı yapıldığı gibi müvekkillerinin yeterince bilgilendirilmediğini ileri sürerek, şimdilik 10.000,00 TL hasar bedelinin ihbar tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında verdiği ıslah dilekçesi ile toplam talebini 755.744,53 TL"ye yükselmiştir.
Davalı vekili, davacılar tarafından üstlenilen inşaat ve şantiye tesislerinde meydana gelen hasarın poliçe gereğince muafiyet tenzilinin altında kaldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak, dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sigorta poliçesi uyarınca davacının inşaat işlerinden doğan zararının davalı ... şirketi tarafından teminat kapsamına alındığı, inşaat işleri toplam sigorta bedeli 44.057.064,99 USD karşılığı TL, şantiye tesisleri toplam sigorta bedelinin 288.050,31 USD karşılığı TL olarak kararlaştırıldığı, poliçede sigorta bedelinin %80"i üzerinden %10 tenzili muafiyet uygulanacağının belirlendiği, 27.07.2009 tarihinde meydana gelen sel sonucu davacının inşaat ve şantiye tesislerinde meydana gelen zararın düzenlenen eksper raporu ile inşaat sahası için 690.001,16 USD ve şantiye tesisleri için 19.746,08 USD olarak belirlendiği, sigorta konusu inşaat için poliçede kararlaştırılan tenzil muafiyeti, inşaat sahası için 3.524.565,19 USD karşılığı TL, şantiye tesisleri için 23.044.02 USD karşılığı TL olarak kararlaştırıldığından davacının her iki zarar miktarının da tenzil muafiyeti miktarı altında kaldığı, bu nedenle davalı ... şirketinin dava konusu zarar için tazminat ödemekle yükümlü olmadığı, somut olayda mevcut muafiyet yükünün geçerliliğini engelleyecek bir durumun da bulunmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,19.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.