Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9 Esas 2017/9505 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9
Karar No: 2017/9505

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9 Esas 2017/9505 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2017/9 E.  ,  2017/9505 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle hüküm açıklanırken, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca erteleme kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamada toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.12.2017 tarihinde açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanma şartlarının bulunduğu yönünden oyçokluğu ile diğer yönlerden oybirliği ile karar verildi.

    MUHALEFET ŞERHİDİR

    Dairemizin 28/12/2017 tarih, 2017/9 Esas, 2017/9505 Karar sayılı çoğunluk görüşüne aşağıdaki sebepten muhalifim.
    Sanığın 5237 sayılı TCK’nın 204/1 ve 62/1 ve 51/1. maddeleriyle 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Hükmün Açıklanması suretiyle kurulan İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/10/2016 tarih 2016/293 Es. 2016/632 Kr. sayılı kararı usul ve yasaya aykırıdır.
    Sanık hakkında aynı mahkemece 11.02.2009 tarih 2008/827 Es. 2009/62 Kr. sayıyla verilen hükmün CMK’nın 231/6 ve devam maddeleri uyarınca açıklanmasının geri bırakıldığı anlaşılmaktadır.
    Deneme devresi içinde sanık ... hakkında Elazığ 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/12/2013 tarih 2013/398 Es. 2013/697 Kr. sayı ile 5237 sayılı TCK’nın 86/2, 62/1, 52/2. maddeleri uyarınca doğrudan 2000 TL APC ile cezalandırılmasına ilişkin kesin olarak verilen hükme istinaden ilgili mahkemesine ihbarda bulunulduğu görülmüştür.
    Kesin olarak verilen kararların olağan yargı yolu içinde temyiz incelenmesine konu edilmesi mümkün değildir. Ancak şartların varlığı halinde kanun yararına bozma suretiyle hukuka aykırılığın giderilmesi mümkündür. Dolayısıyla etkin bir yargısal denetime tabi olmayan kesin hükümlerin hükmün açıklanmasına dayanak alınması mümkün değildir. Bu durum iç hukukumuzun bir parçası olan İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesinin 6/2. maddesine güvence altına alınan Masumiyet Karinesinin ihlali niteliğindedir.
    Bu sebeblerle anılan mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne muhalifim. 28.12/2017

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.