Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/10996 Esas 2016/2649 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10996
Karar No: 2016/2649
Karar Tarihi: 02.03.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/10996 Esas 2016/2649 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/10996 E.  ,  2016/2649 K.
"İçtihat Metni"

T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10996
KARAR NO: 2016/2649 Y A R G I T A Y İ L A M I


Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.12.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ..... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, mirasçılık belgesinin iptali isteğine ilişkindir.
Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/156-178 Esas-Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptaline ve yeni mirasçılık belgesinin verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ..... temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun "Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi" başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
Aynı yasanın "Hükmün kapsamı" başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
10.4.1992 tarihli ve 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağı, bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmasızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile vicdani kanaatine göre karar verebileceği öngörülmüştür.
Somut olayda; gerekçeli kararda hüküm sonucu ile gerekçe çelişkilidir. Mahkemece, ek karar verilerek gerekçe kısmı düzeltilmiş, gerekçe ile hüküm arasındaki çelişki giderilmeye çalışılmış ise de çelişkinin ek kararla giderilmesi mümkün olamayacağından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere
02.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.