16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3986 Karar No: 2018/4541 Karar Tarihi: 26.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3986 Esas 2018/4541 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, Ceza Dairesi tarafından verilmiş ve suç olarak Silahlı terör örgütüne üye olma görülmektedir. Hüküm olarak TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK\"nın 62/1, 53, 58/7, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi kararı verilmiştir. Bu kararın temyiz edilmesi sonucunda Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından sanığın duruşma isteminin reddedilmesine karar verilmiştir. Kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelenmiştir ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Kararda, Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan bir ağ olduğu ve kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu belirtilmiştir. Ancak sanığın Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmediği halde yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğu belirtilerek hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri ise TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK\"nın 62/1, 53, 58/7, 58/
16. Ceza Dairesi 2018/3986 E. , 2018/4541 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53, 58/7, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanığın duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil" olacağının kabul edildiği gözetilmekle,Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip ayrıca gerekirse Emniyet Mahrem İmamlar soruşturması kapsamında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından "Emniyet Veri İnceleme Raporu" da temin edilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık ve sanık müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde ön görülen ceza miktarı gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 26.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.