12. Ceza Dairesi 2020/1699 E. , 2021/2782 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 22/3, 62/1, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
05/08/2017 tarihli ve 30145 Mükerrer sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 291. maddesinin 1. fıkrasındaki 15 günlük sürenin istinaf mahkemelerine ilişkin temyiz süresini düzenlediği, daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 310. maddesine göre 1 hafta olduğu gözetilmeksizin, hüküm fıkrasında temyiz süresinin “15 gün” olarak belirlenmesi suretiyle sanığın yanıltıldığı anlaşıldığından, sanığın yokluğunda verilen hükme yönelik 23.01.2019 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Olay günü saat 17:50 sıralarında, katılan ..."ın idaresindeki kamyonet ile yerleşim yeri dışında 7,2 metre genişliğinde, tek yönlü asfalt kaplama yolda seyir halinde iken, sanık ..."in idaresindeki aracı ile dönel kavşakta çarpışmaları sonucu katılan ..."ın basit tibbi müdahale ile giderilemeyecek, hayati tehlike geçirecek, iyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa ve vücut fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek kemik kırığı şeklinde, katılan ..."ın aracında bulunan katılan ..."in hayati tehlike geçirecek biçimde, katılan ..."in ise, hayati tehlike geçirecek, yüzünde sabit ize neden olacak ve vücut fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek kemik kırığı şeklinde yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde sanık ..."in tamamen kusurlu olduğunun kabul ve tespit edildiği olayda;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK"nın 50/4. maddesinde, taksirli suçlardan dolayı hükmolunan hapis cezasının uzun süreli de olsa, diğer koşulların varlığı halinde adli para cezasına çevrilebileceği, ancak bu hükmün bilinçli taksir halinde uygulanmayacağı belirtilmiş olmasına karşın, meydana gelen olayda bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu mahkemece de kabul edilen sanık hakkında tayin edilen uzun süreli hapis cezasının paraya çevrilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
1-Sanık hakkında belirlenen 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezasının, gün adli para cezasına çevrilmesi ve günlüğü 20 TL den hesaplanması sırasında hesap hatası yapılarak, sonuç cezanın 810 gün karşılığı 16.200.-TL yerine, 15.800.-TL olarak eksik belirlenmesi,
2-Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.