11. Ceza Dairesi 2017/1891 E. , 2017/9480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık hakkında vergi suçu ve vergi tekniği raporu ile mütalaaya uygun olarak "2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçlarından açılan kamu davasında; sahte fatura düzenlemek suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, 2006 ve 2007 takvim yıllarında düzenlendiği iddia olunan faturaların asılları ya da suretlerinin dosya içerisinde bulunmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; 2006 ve 2007 takvim yıllarına ait fatura asıl ya da örneklerinden de kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sanığın savunmasında şirket müdürü olarak ..."ı atayarak bu konuda ona vekalet verdiğini, düzenlenen faturalarla bir ilgisinin olmadığını belirtmesi sanık müdafiinin 10.03.2015 havale tarihli temyiz dilekçesinde sanığın ..."a verdiği vekaletnamenin fotokopisini ibraz etmesi karşısında Ankara 15. Noterliğinden söz konusu vekaletnamenin onaylı suretinin istenerek dosya arasına konulması, suça konu faturaları kullandığı tespit edilenlere sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları ve sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, ..."ın açık kimlik ve adres bilgilerinin araştırılarak duruşmaya çağrılıp dinlenilmesi, gerekirse faturalar üzerindeki imza ve yazıların sanığa ve ..."a ait olup olmadığına yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılarak, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
2-Kabule göre de;
a)5271 sayılı CMK"nın 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, "2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunup bulunmadığı katılan kurumdan sorulmadan, bulunması halinde zararın giderilip giderilmediği araştırılmadan, herhangi bir adli sicil kaydı bulunmayan ve hükmolunan cezası ertelenen sanık hakkında "kurum zararı karşılanmamış kabul edildiğinden" şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.