17. Hukuk Dairesi 2017/5393 E. , 2018/8116 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, da...ın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacıya ait olup davalı bankadan kullanılan kredi ile satın alınan konut için, banka tarafından diğer davalıya ... ve Konut ... Poliçesi yaptırıldığını, poliçe ilk primlerinin yatırılmasından iki gün sonra davacıya bilgi verilmeden ... poliçesinin iptal edildiğini, ... ilinde gerçekleşen iki depremde davacının evinin hasar gördüğünü ve poliçenin iptal edilmiş olması nedeniyle ... tarafından ödeme yapılmadığını, davalıların eylemlerinin davacının zararına neden olduğunu belirterek 34.000,00 TL tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, davacının evinde oluşan hasar bedelinin ... teminatı kapsamında kaldığını ve ... limitini aşan kısım için sorumlulukları doğacağından zarardan sorumlu olmadıklarını, bina ortak alanlarına ilişkin olarak yatırılması gereken ek prim yatırılmadığı için de bu alanlardaki hasar bedellerinin teminat dışı olduğunu belirterek da...ın reddini savunmuştur.
Davalı banka vekili, davacıya konut kredisi kullandıran bankanın ... poliçesini de yaptırdığını, poliçenin iptal ettirilmesinde bankalarının bir kusuru bulunmadığını belirterek da...ın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; da...ın kabulü ile 34.000,00 TL"nin 13.03.2013 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte
davalı ...den tahsiline; davalı ... T.A.O. hakkındaki da...ın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davalı banka tarafından davacının maaş hesabından kesilen ... priminin davalı ... şirketinin hesabına aktarıldığı ve davalı ... şirketi tarafından da ... poliçesi tanzim edilmesine rağmen, priminin ödenmediği gerekçesiyle poliçenin iptal edildiği hususlarının dosya kapsamı ile sabit olduğu dikkate alındığında, davalı ... şirketinin kusuru ile zararın doğduğunun kabulünde bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verme gerekmiştir.
2-Davacı taraf, dava dilekçesinde 34.000,00 TL"lik zararı olduğunu bildirerek tazminat isteminde bulunmuş olup temerrüt faizi talep etmemiş; dava kapsamında ıslah yoluna da başvurmamıştır. Mahkeme ise, davacının faiz istemi olmadığı halde, hükmedilen tazminatın temerrüt faizini de hüküm altına almıştır.
6100 sayılı HMK"nun 26/1. maddesindeki "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" düzenlemesi göz önünde bulundurulduğunda; davacı tarafın faiz talebi olmadığı halde, talebi aşılarak temerrüt faizinin de hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
3-Dava, davalı ... şirketinin ... poliçesini haksız iptali nedeniyle doğan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davaya konu deprem olayı nedeniyle, evinde oluşan hasar karşılığı 10.000,00 TL ve evin bulunduğu binanın ortak alanlarında oluşan hasar nedeniyle davacının payına düşecek masraflar karşılığı 24.000,00 TL"lik zarar toplamı olan 34.000,00 TL"nin davalı yandan tahsilini istemiştir. Mahkeme ise, benimsediği 07.12.2015 tarihli bilirkişi raporunda saptanan 34.730,96 TL bedelin uygun olduğu, ancak davacı talebiyle bağlı kalındığı gerekçesiyle 34.000,00 TL tazminatı hüküm altına almıştır. Hasar miktarının belirlenmesi bakımından hükme esas alınan 07.12.2015 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; davaya konu deprem olayı 2011 yılında meydana geldiği ve zarar bu
tarihte doğduğu halde, bilirkişi tarafından, 2012 yılı yapı maliyeti birim fiyatları esas alınarak hesaplama yapıldığı; ayrıca, davalı ... şirketi tarafından, ihtiyari deprem ... teminatını da içeren konut ... poliçesi kapsamında, davacıya 25.04.2012 tarihli ibraname karşılığı ödenen 4.160,00 TL"lik eşya hasar bedelinin de zarar hesabına dahil edildiği görülmektedir. Anılan bu nedenlerle, rapor hükme esas almaya elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece; davacının kendi evinde oluşan bina hasarı ile bina ortak alanlarındaki hasardan davacı payına düşecek bedeli dava konusu ettiği, eşya hasarına ilişkin bir talebinin bulunmadığı ve bu zararın daha önce ödendiği hususları gözetilmek suretiyle, sadece davaya konu edilen hasar talepleri hakkında hesaplama yapılması; Zorunlu Deprem Sigortası Genel Şartları"nın B.3-1. maddesindeki "... tazminatının hesabında, tam veya kısmi hasar olmasına bakılmaksızın, rizikonun gerçekleştiği yer ve tarihte, benzer yapı özellikleri göz önünde bulundurularak, binanın piyasa rayiçlerine göre hesaplanan yeniden yapım maliyeti esas alınır" düzenleme gereği, zararın meydana geldiği tarih olan 2011 yılı serbest piyasa rayiç birim fiyatlarına göre hasar bedelinin belirlenmesi konularında, rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde hüküm tesisi de bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...ye geri verilmesine 24/09/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.