Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14421
Karar No: 2017/2252
Karar Tarihi: 19.04.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14421 Esas 2017/2252 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı taraf, müvekkilinin inşaat, sanayi, boya ve yalıtım alanında ticari faaliyette bulunduğunu, davalı şirketin ise \"...+...l\" ibaresinin 17. sınıfta yer alan inşaat emtiaları için tescil başvurusunda bulunduğunu, başvuruda yer alan \"Yalıtımın Türkiye\"deki Adı\" sloganının halkı yanıltıcı, haksız rekabet yaratıcı ve haksız kazanç elde etmeye yönelik olduğu gerekçeleri ile itiraz ettiklerini ancak itirazlarının reddedildiğini belirtmiştir. Davalı taraf ise, başvuruda yer alan \"...+...l\" ibaresinin yeterince ayırt edici ve tanımlayıcı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme ise, sloganın tescil kapsamındaki inşaat malzemeleri için kullanılabileceği gibi diğer inşaat malzemeleri üzerinde de kullanılabileceği, tüketicilerin bu sloganların abartılı ifadelere maruz kalabileceğini bildiği ve bu sözlerin önemli bir değere sahip olmadığı sonucuna varmıştır. Bu nedenle, mahkeme tarafından davacının talebi reddedilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmüdür.
11. Hukuk Dairesi         2015/14421 E.  ,  2017/2252 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/05/2015 tarih ve 2014/378-2015/152 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin inşaat, sanayi, boya ve yalıtım alanında ticari faaliyette bulunduğunu, davalı şirketin "...+...l" ibaresinin 17. sınıfta yer alan inşaat emtiaları bakımından tescili için davalı ...’ne başvurduğunu, 2012/92668 kod numarası verilen başvurunun ilanına, müvekkilinin 556 sayılı KHK’nin 7/1-c-f madde ve bentleri uyarınca ve başvurudaki "Yalıtımın Türkiye"deki Adı" sloganının halkı yanıltıcı, haksız rekabet yaratıcı ve haksız kazanç elde etmeye yönelik bir ibare olduğu gerekçeleri ile itiraz ettiğini, ancak itirazlarının reddedildiğini, bu karara yönelik yeniden inceleme istemlerinin de ... kararı ile reddedildiğini, oysa aldatıcı ve yanıltıcı reklam sloganlarının marka olarak tescil edilemeyeceğini, bu sloganla sektördeki diğer firmaların ikinci plana atıldığını, emeklerinin hiçe sayıldığını ve ürünlerinin küçümsendiğini belirterek ... ...’nun 2014-M-9925 sayılı kararının iptaline, karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, başvurudaki "..." sözcüğünün yeterince ayırt edici, tanımlayıcı bulunduğunu, bu nedenle 7/1-c-f hükmüne göre tescil engeli bulunmadığını, Enstitü tarafından yapılan işlem ve alınan kararların hukuka uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı şirket vekili, markanın yanıltıcı ve haksız rekabete sebep olacak bir ibare içermediğini, ... kararının yerinde olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

    Mahkemece, davalı başvurusunun asıl unsura ilave olarak yer alan "Yalıtımın Türkiye"deki adı" sloganının tescil kapsamındaki 17. sınıf inşaat malzemeleri ve özellikle yalıtım, dolgu, tıkama malzemeleri için kullanılabileceği gibi, diğer inşaat malzemeleri üzerinde kullanılması halinde de tüketicileri yanıltıcı, bu malların kalitesi, üretim yeri, coğrafi kaynağı konusunda halkı aldatıcı bir yönü olmadığı, kaldı ki, tüketiciler reklam ve sloganlarda ürünlerin amacına uygunluğu, niteliği ve kalitesi konusunda kimi zaman abartılı ifadeler kullanılabileceğini bilmekte ve bu sloganlara bu kapsamda bir değer ve inandırıcılık atfedildiği, dolayısıyla çekişmeli markayı ve sloganı gören ortalama tüketicilerin tamamına yakını, yalıtım sektöründe sadece başvuru sahibi davalının olduğu, başkaca bir marka yada firmanın faaliyetinin ve ürünlerinin olmadığını düşünmesi ve yanılması makul ve kabul edilebilir bir sonuç olmadığı, esasen bu tür bir yanıltıcılık değerlendirilirken de 17. sınıftaki inşaat malzemeleri alıcılarının makul seviyede özenli, yeterince mal ve sektör hakkında bilgisi bulunan ortalama tüketicilerin algısı ve anlayışı dikkate alınacağı, yine "Yalıtımın Türkiye"deki Adı" sloganında davacı veya diğer rakipleri yok sayan küçük düşüren bir derecelendirme, doğrudan veya asılsız bir kıyaslama, kötüleme, bu şekilde kendisine haksız bir avantaj sağlama sonuçlarını doğurabilecek bir anlam olmadığı, dolayısıyla haksız rekabete ve yanıltıcılığa dayalı iddiaların da kabul edilemeyeceği, açıklanan gerekçelerle, dava konusu ... kararında bir isabetsizlik ve davalı markası yönünden hükümsüzlük koşulları bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 19/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi