Haberleşmenin gizliliğini ihlal - Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13053 Esas 2019/10447 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13053
Karar No: 2019/10447
Karar Tarihi: 21.10.2019

Haberleşmenin gizliliğini ihlal - Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13053 Esas 2019/10447 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, eski eşi aleyhine açtığı nafaka kaldırımı davasına katılanın, kendi annesine attığı mesajı ve katılana ait SGK kayıtlarını delil olarak sunduğu iddia edilen olayda, katılanın tarafı olduğu haberleşme içeriklerini ve katılana ait SGK kayıtlarını üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, katılan ile arasındaki davada iddialarını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket etme bilinciyle davranmadığı gerekçesiyle suçlamalardan beraat ettirilmiştir. Ancak, hüküm fıkrasında uygulanan kanun ve madde gösterilmediği için CMK'nın 232/6. maddesine aykırı hareket edildiği gerekçesiyle hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri: CMK'nın 223/2-a, 232/6 ve 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleri.

12. Ceza Dairesi 2019/13053 E. , 2019/10447 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Haberleşmenin gizliliğini ihlal, Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme
Hüküm : Beraat

Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve haberleşmenin gizliliğini ihlal suçlarından sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına göre; sanığın, boşandığı eski eşi aleyhine açtığı nafaka kaldırımı davasına katılanın, kendi annesine atmış olduğu mesajı ve katılana ait SGK kayıtlarını delil olarak sunduğu iddia edilen olayda;
Katılanın tarafı olduğu haberleşme içeriklerini ve katılana ait SGK kayıtlarını üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, katılan ile arasındaki davada iddialarını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket etme bilinciyle davranmadığı gözetildiğinden yerel mahkemenin beraate ilişkin kabulünde bir isabatsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, sanık hakkında beraat hükmü kurulurken, uygulanan Kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının ilk paragrafında yer

alan “BERAATİNE,” ibaresinden önce gelmek üzere, hüküm fıkrasına “CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince” ibaresinin yazılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 21.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.