15. Ceza Dairesi 2018/7771 E. , 2019/7842 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık hakkında TCK’nın 157/1, 43, 62, 52/2, 53. ve TCK’nın 207, 43, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü,
5271 sayılı CMK"nın 264. maddesine göre, kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun ve merciinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından, sanığın istinaf dilekçesinin, temyiz talebi niteliğinde olduğu kabul edilerek ve sanığın duruşmalı temyiz inceleme isteminin, hükmedilen cezaların süresine göre, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 318. ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek ve sanığın mahkemece kabul edilen dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında olması nedeniyle dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği ancak taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Gerekçeli karar başlığına “2008” olarak yazılan suç tarihinin, “01/01/2008 ile 03/11/2008 tarihleri arasında” yazılmak suretiyle mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Suç tarihinde katılan ...’de hafif ticari araç satış danışmanı olarak çalışan sanığın ikinci el araba satışlarından elde edilen paraları şirket veznesine ya da bankaya yatırmadığı, araç satışıyla ilgili olarak müşterisi ...’nın imzasını taklit etmek suretiyle virman talimatı düzenleyerek sahtecilik yaptığı, ayrıca Bikom Şirketine satışı yapılan ve satış bedeli şirket hesabına gönderilen...plakalı aracın bedeli olan 38.500 YTL"yi, "aracın devrini üzerimize alamadık, biz bu parayı sana iade ediyoruz, siz bana parayı elden getirin" diyerek müşteri şirket temsilcisini hile ile kandırıp onun onayını aldıktan sonra, katılan şirketin finans servisine de "paranın hatalı geldiğini, müşterinin aracı almaktan vazgeçtiğini" söyleyerek, söz konusu paranın müşterinin aynı hesabına iade ettirip, satış bedeli olan parayı müşteriden elden almak suretiyle kendi adına yarar sağladığı ve sanığın bu surette özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia edilen somut olayda;
1-Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede,
Sanık savunması, katılan beyanları, tanıkların beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın ve sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya arasında mevcut 20.09.2016 tarihli bilirkişi raporunda; Türkiye Garanti Bankası A.Ş...Şubesinin dosya içerisinde mevcut 15.12.2008 tarihli yazılarında, katılan şirketin 6298756 numaralı hesabına ... tarafından 23.09.2008 tarihinde 29.000,00 TL ve 25.09.2008 tarihinde ise 27.500,00 TL"nin nakit olarak yatırıldığı, ilgili hesaba ... hesabından virman yoluyla herhangi bir para aktarma işlemine rastlanılmadığının bildirildiği, bu haliyle katılan şirkete ait olan ... plakalı araç ile ... plakalı aracın satışından dolayı katılan şirketin bir zararının bulunmadığının bildirilmesi ve 07.04.2010 tarihli bilirkişi raporunda ise; özel belgede sahtecilik suçuna konu virman talimat yazılarının aslı üzerinde yapılan incelemeler sonucunda sanığın eli ürünü olduğuna ilişkin tespit yapılamadığının anlaşılması karşısında; sanığın üzerine atılı sahtecilik suçunun sübutuna ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğunun hükmün gerekçesinde açıkça gösterilip tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
a-5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinde “değişik zamanlarda” ifadesinin yer alması karşısında, aynı anda işlenen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulama olanağı bulunmadığı göz önünde bulundurularak, suça konu belgelerin farklı zamanlarda düzenlendiğine dair yeterli araştırma yapılmadan, sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 43. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
b- 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararına yanlış anlam verilerek 5237 sayılı TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, 11.07.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.