16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1905 Karar No: 2018/4512 Karar Tarihi: 22.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1905 Esas 2018/4512 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda sanığın silahlı terör örgütüne üye olması suçu işlediği belirtilerek mahkumiyetine karar verilmiş ve istinaf başvurusu reddedilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Yapılan incelemede; usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz sergilendiği, vicdani kanının kesin ve tutarlı verilere dayandığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu belirlenmiştir. Kararın verilmesinde TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddeleri uygulanmıştır.
16. Ceza Dairesi 2018/1905 E. , 2018/4512 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Dosya kapsamına göre; ADSL ile bağlantı kurduğu bylock tespit ve değerlendirme tutanağının yargılama aşamasında geldiğinin ve taraflara okunup tartışıldığının anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 22.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.