19. Hukuk Dairesi 2015/3017 E. , 2015/6177 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerinin ""..."" ünvanlı işyerini 16/08/2010 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi ile davalılardan 19.000,00 TL nakit ve toplam 15.000,00 TL bedelli 5 adet senet karşılığında devraldıklarını, senetlerle ilgili ayrıca bir taahhütname düzenlendiğini, ancak daha sonra sözleşme kapsamında olan ürünlerin bir kısmının kullanım tarihinin geçtiğinin, bir kısmının barkodlarının olmadığının veya reçetelerinin gerçek olmadığının, ayrıca davalılarca imzalatılan kira sözleşmesinin de gerçek olmadığının anlaşıldığını, sözleşmenin feshedildiğine ilişkin gönderilen ihtarnameye rağmen olumlu sonuç alınamadığını belirterek işletme hakkı devir sözleşmesinin, taahhütnamenin ve taahütnameye konu senetlerin iptaline,nakit olarak verilen 19.000,00 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkili ..."ın kendisine ait işyerini davacı ..."a 5.000,00 TL karşılığında sözleşme ile devrettiğini ve sözleşme konusu edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini, işyerindeki ürünlerin sözleşme kapsamında olmadığını, müvekkili ..."ın ve söz konusu taahhütnamenin de işletmenin devriyle ilgisinin olmadığını, bu davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca kira sözleşmesiyle ilgili olarak gerçek dışı iddiaların ileri sürüldüğünü savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalı ..."ın işletme devir sözleşmesinin tarafı olmamasına ve kayıtlarda işyeri sahibi olarak davalı ... gözükmesine karşın, işyeri tabelasında ..."ın isminin yer alması, pek çok hastanın ...ödemesini tahsil etmesi amacı ile davalı ..."a vekalet verilmiş olması nedeniyle bu davalıya husumet yöneltilebileceği, ayrıca ..."ın taahhütnameye konu senetlerin düzenlenme nedenine ilişkin beyanının inandırıcı olmadığı, senetlerin dava konusu işletme hakkı devir sözleşmesine karşılık verildiğinin kabulünün gerektiği, davacı ..."ın ise sözleşmenin tarafı olmaması nedeniyle aktif dava açma ehliyetinin bulunmadığı, bunun yanında işletmede yer alan medikal ürünlerin sözleşme kapsamı dışında bırakılmadığının görüldüğü, ayrıca bu ürünlerinin çoğunun ayıplı olduğunun tespit edildiği, bu durumda işletme hakkı devir sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğinin ve sözleşme çerçevesinde verilenlerin iadesinin kabulünün gerektiği, sözleşme uyarınca devir bedelinin 5.000,00 TL olarak belirlendiğinin ve nakit olarak ödendiğinin anlaşıldığı, ayrıca toplam 15.000,00 TL bedelli 5 adet senedin verildiği gerekçesiyle davacı ... tarafından açılan davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine, davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabul,kısmen reddine, işletme devir bedeli olan 5.000,00 TL"nin davalılardan tahsiline, işletme hakkı devri sözleşmesi kapsamında alınan 5 adet senedin iptaline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin husumete yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan işletme hakkı devir sözleşmesinin ve davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan taahhütnamenin iptali ile nakit olarak ödenen devir bedelinin iadesi, ayrıca taahhütnameye konu senetler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı taraf her ne kadar, işletmede bulunan medikal ürünlerin ayıplı olduğunu iddia etmekte ise de, sözleşmede medikal ürünlerin devir kapsamında olduğuna dair bir ifade bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacı taraf işletme hakkı devir sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamamıştır.
Öte yandan işletme hakkı devir sözleşmesinde, lehdarı davalı ... olan bonolarla ilgili bir kayıt bulunmadığı gibi, davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan taahhütnamede de bonoların işletme hakkı devri için verildiği yönünde bir hüküm yoktur. Dolayısıyla davacı taraf taahhütnameye konu bonoların işletme hakkı devri için verildiği ve bedelsiz olduğu yönündeki iddiasını da kanıtlayamamıştır.
Mahkemece bu yönler gözetilerek davanın tümden reddi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin husumete yönelik temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.