Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/23027 Esas 2022/5129 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Beraat

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
02.12.2016 gün ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 36. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi değiştirilerek;
"Direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir”... şeklindeki düzenleme karşısında, yerel mahkemece verilen direnme kararı üzerine dosya Dairemize gönderilmekle;
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
c)Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d)İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay'ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekir.
İncelenen dosya kapsamından;
Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 16/01/2019 tarih 2018/8360 E – 2019/441 K sayılı ilamıyla” sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçundan cezalandırılmasının talep edildiği, mahkemece de sanık hakkında hırsızlık suçundan yeterli delilin bulunmaması nedeniyle beraatine karar verildiği anlaşılmakla birlikte, oluşa, sanık, tanıklar ve müşteki beyanları ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; sanığın müştekinin kızının daveti üzerine çıktığı tekne gezisinde, müşteki teknenin üst katındayken alt kata inerek müştekinin çantasını karıştırdığının tanık...'ın beyanlarıyla sabit olduğu, tanığın diğer tanık ...'a haber vermesi neticesinde müştekinin çantasını kontrol etmesi yönünde uyarıldığı, müştekinin çantası kontrol edildiğinde 2 adet banka kartı ile 120 TL nakit paranın olmadığının anlaşıldığı, daha sonra söz konusu kartların teknenin tuvaletine atılmış şekilde bulunduğu anlaşılmakla; tanıkların tüm aşamalardaki beyanlarının olay günü polis ekiplerinin çağrılması neticesinde tutulan 30/07/2014 tarihli tutanakla uyumlu olduğu, bu suretle sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK 141/1, 143. maddelerinde yer alan hırsızlık suçunu işlediğinin sabit olması karşısında; anılan suçlardan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğinden bozulmasına karar verilip, bozmadan sonra yapılan yargılamada, mahkeme her ne kadar direnme kararı vermiş ise de, gerekçeli kararda ... 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/220 Esas, 2018/709 Kararda ...'e ...'in 30/07/2014 tarihinde ...'e karşı etkili eylem suçundan sonuç olarak 2 bin TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğinin belirtildiği, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 25/06/2020 tarih 2020/1386 E – 2020/6383 K sayılı kararında, kararın yeni hüküm mahiyetinde olduğu kabul edilerek yapılan inceleme sonucunda ; sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK 141/1, 143. maddelerinde yer alan hırsızlık suçunu işlediğinin sabit olması karşısında; anılan suçlardan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğinden bozulmasına karar verilip,bozmadan sonra yapılan yargılamada, mahkeme her ne kadar 2019/55 Esas 2019/441 Karar sayılı beraat kararında direnme kararı vermiş ise de, ikinci kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçe ile karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, yerel Mahkemenin son uygulaması direnme kararı niteliğinde olmayıp, ilk hükümde yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle kurulan hüküm olduğundan yeni hüküm niteliğinde kabul edilmek suretiyle yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçundan cezalandırılmasının talep edildiği, mahkemece de sanık hakkında hırsızlık suçundan yeterli delilin bulunmaması nedeniyle beraatine karar verildiği anlaşılmakla birlikte, oluşa, sanık, tanıklar ve müşteki beyanları ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; sanığın müştekinin kızının daveti üzerine çıktığı tekne gezisinde, müşteki teknenin üst katındayken alt kata inerek müştekinin çantasını karıştırdığının tanık...'ın beyanlarıyla sabit olduğu, tanığın diğer tanık ...'a haber vermesi neticesinde müştekinin çantasını kontrol etmesi yönünde uyarıldığı, müştekinin çantası kontrol edildiğinde 2 adet banka kartı ile 120 TL nakit paranın olmadığının anlaşıldığı, daha sonra söz konusu kartların teknenin tuvaletine atılmış şekilde bulunduğu anlaşılmakla tanıkların tüm aşamalardaki beyanlarının olay günü polis ekiplerinin çağrılması neticesinde tutulan 30/07/2014 tarihli tutanakla uyumlu olduğu, bu suretle sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK 141/1, 143. maddelerinde yer alan hırsızlık suçunu işlediğinin sabit olması karşısında; anılan suçlardan mahkumiyeti yerine delillerin takdirinde hataya düşülerek sanığın beraatine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 06/04/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.