Esas No: 2018/1225
Karar No: 2018/4500
Karar Tarihi: 15.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Silahlı terör örgütüne yardım - Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1225 Esas 2018/4500 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2018/1225 E. , 2018/4500 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütüne
yardım, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi
Hakkındaki Kanuna muhalefet
Hüküm : 1-Sanıklar ..., ..., ...,
... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı
Kanunun 5/1-1. cümle, TCK"nın 62/1, 53, 58/9, 63.
maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik
istinaf başvurusunun esastan reddi,
2-Sanık ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713
sayılı Kanunun 5/1-1. cümle, TCK"nın 53, 58/9, 63.
maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik
istinaf başvurusunun esastan reddi,
3-Sanıklar ... ve ... hakkında;
a-TCK"nın 220/7-1. cümlesi yollamasıyla TCK"nın
314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1-1. cümle, TCK"nın
220/7-2. cümle, TCK"nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddeleri
uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf
başvurusunun esastan reddi, temyiz isteminin reddi,
b-Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki
Kanuna muhalefet suçundan kurulan beraat hükmüne
yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi, temyiz
isteminin reddi,
4-Sanık ... hakkında; Silahlı terör örgütüne
üye olma suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik
istinaf başvurusunun esastan reddi, temyiz isteminin
reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I-Sanık ...’ın silahlı terör örgütüne yardım suçundan mahkumiyetine yönelik, sanıklar ... ve ... müdafiinin Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet suçu açısından vekalet ücreti ile sınırlı temyizine yönelik yapılan incelemede;
Bölge adliye mahkemesinin kararı, verilen cezanın tür ve süresine göre CMK"nın 286/2-a maddesi gereğince temyiz edilemez nitelikte olduğundan sanıklar ... ve ... müdafii ile sanık ...’ın temyiz istemlerinin CMK"nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
II-Sanıklar ... ve ... hakkında temyiz isteminin reddine dair ek karara yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 286. maddesinde temyizi kabil Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının açıkça belirtildiği, buna göre Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.04.2017 tarih, 2016/366 esas, 2017/133 sayılı kararı ile sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım suçundan neticeten "4 yıl 2 ay" hapis cezası ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet suçundan beraat kararı verildiği, silahlı terör örgütüne yardım suçundan verilen mahkumiyet kararlarına yönelik sanıklar müdafii tarafından yapılan istinaf talebinin esastan reddine ilişkin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 06.10.2017 tarih, 2017/1324 esas ve 2017/1332 karar sayılı kararının ise CMK’nın 286/1 maddesi gereğince kesin olup temyizi kabil kararlardan olmadığı anlaşılmakla; Samsun Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin reddine dair 17.10.2017 tarihli ek kararın ONANMASINA,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Hükmedilen cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından sanıklar ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299. maddesi gereğince reddine,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
III-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık ... açısından dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
1-Bölge adliye mahkemesinin karar başlığında suç tarihinin “04.10.2016” yerine “15.07.2016” olarak yazılması,
2-Sanıklar hakkında TCK"nın 58/9. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilirken cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirine karar verilmemesi,
3-TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, gerekçeli karar başlığında suç tarihi kısmından “15.07.2016” ibaresinin çıkarılarak yerine “04.10.2016” ibaresinin yazılması, hükümlerin TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkralarının sonuna, “cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirlerinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi; hüküm fıkralarından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler bütünüyle çıkarılarak yerine, "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
IV-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
a-Temyiz isteminin reddine dair ek karara yönelik temyiz incelenmesinde;
Sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraatine ilişkin karara yönelik Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan temyiz talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi kabil kararlardan olduğu anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının ek karara karşı yaptığı başvurunun kabulüyle, 17.10.2017 tarihli ek kararın bu sanık yönünden KALDIRILMASINA,
b-İstinaf başvurusunun esastan reddine dair 06.10.2017 tarihli karara yönelik temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan 02.02.2018 tarihli “KOM BYLOCK CBS SORGU SONUCU” raporunun, dijital materyallere ilişkin inceleme raporunun ve sanık hakkında beyanları bulunan başka dosya şüphelisi...’nın ifade tutanaklarının CMK"nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanığa okunarak diyecekleri sorulduktan, gerektiği takdirde ...’nın mahkemece usulüne uygun olarak dinlenilmesinden ve ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek, duruşmada sanığa okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, istinaf Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 15.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.