17. Hukuk Dairesi 2015/15175 E. , 2018/8084 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin geçirdiği trafik kazası sonucu vefat etmesi nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilleri Zekiye için 5.000,00 çocukların her biri için 3.000,00 TL maddi tazminatın; Zekiye için 14.000,00 TL olmak üzere toplam 35.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müteveffanın kusurlu olduğunu, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların maddi tazminat talebinin davacılar vekilinin duruşmada maddi tazminat taleplerini atiye bıraktıklarını beyan ettikleri anlaşılmakla atiye bırakılan maddi tazminat talebi yönünden davanın açılmamış sayılmasına; davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile müteveffanın eşi ... için 7.000,00.TL, müteveffanın
çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 1.000,00"er TL"den 8.000,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekilinin davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."e verilen manevi tazminat için yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6100 sayılı HMK."nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle HUMK."nun 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Somut olayda, davacılar vekili her ne kadar dava dilekçesinde 8 tane davacı çocuk için 3.000,00’er TL’den 24.000,00 TL tazminat talep edilmiş ise de, dava dilekçesinde toplam 35.000,00 TL üzerinden harçlandırarak dava açtığı bunun 14.000,00 TL’si için davacı eş ... için talep ettiği bu durumda bakiye 21.000,00 TL’nin her bir çocuk yönünden 2.625,00’er TL talep edilmiş sayılacağı, mahkemece her bir çocuk için 1.000,00’er TL manevi tazminata hükmedildiği anlaşılmakla çocuklar yönünden manevi tazminat kararı kesin niteliktedir.
Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün, 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacılar vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Hukuk Muhakemeleri Kanununda davanın atiye terki diye bir müessese mevcut olmayıp, davacı tarafça davanın takip edilmemesi (HMK m. 150), HMK"nın 123. maddesi gereğince davalının açık rızası alınarak davanın geri alınması veya HMK m. 307 vd. maddeleri gereğince davadan feragatle bitirilmesi mümkün olup, davalının hazır olduğu duruşma sırasında atiye terk durumunda duruşmada davacının beyanına göre önce HMK gereği davacıya talebi açıklatılarak davalıdan davayı takip edip etmediği veya davanın geri alınmasına muvafakat edip etmediği sorulmak kaydıyla karar verilmesi, buna göre vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken maddi tazminat üzerinden davacılar aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının (dilekçesinin) REDDİNE, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 24/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.