Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/5011 Esas 2019/10409 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5011
Karar No: 2019/10409
Karar Tarihi: 21.10.2019

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/5011 Esas 2019/10409 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan yargılandı ve TCK'nın 179/3-2, 62, 53/1 maddeleri gereğince mahkum edildi. Ancak sanığın temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede, delillerin yanlış değerlendirildiği ve yasal unsurların oluşmadığı ortaya çıktı. Bu nedenle hükmün BOZULMASINA karar verildi.
TCK'nın 179/3-2, 62, 53/1 maddeleri, sırasıyla trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu, suçun cezası ve hak yoksunlukları hakkındadır.
12. Ceza Dairesi         2019/5011 E.  ,  2019/10409 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
    Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasıyla; TCK"nın 179/3-2, 62, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 179/3-2, 62. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/05/2012 tarihli ve 2011/871 esas, 2012/1991 karar sayılı kararının 29/06/2012 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 18/07/2015 tarihinde yeniden aynı suçu işlediği ve Kalecik Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 24/12/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/05/2016 tarihli ve 2016/240 Esas, 2016/341 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Olay günü saat 18.30 sıralarında idaresindeki araçla direksiyon hakimiyetini kaybederek seyir istikametine göre yolun solunda bulunan bahçe duvarına çarparak tek taraflı kazaya sebebiyet veren sanığın alkol muayenesinin yapılmadığı ve dosya içeriğine göre sanığın alkolün etkisi ile güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğine dair bir delil ve dışa yansıyan davranışları ile ilgili olumsuz bir tespitin bulunmadığı da dikkate alındığında; yasal unsurları oluşmayan atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucu oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelere ve yalnız sanığın alkol aldığına ilişkin beyanına dayanılarak yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması;
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin gözetilmemesi;
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 21/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.