14. Hukuk Dairesi 2015/14443 E. , 2016/2552 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.01.2012 ve 09.07.2012 gününde verilen dilekçeler ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyalarak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 16.02.2016 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden asil ve vekili Av. ...... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı, paydaşı olduğu 338 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşlarının payını 14.10.2011 tarihinde davalıya satış yoluyla devrettiğini noter bildirimi ile öğrendiğini, gerçek satış değerinin 140.000,00 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için 216.000,00 TL gösterildiğini ileri sürerek önalım nedeniyle payın adına tescilini istemiştir.
Birleştirilen davada da davacı, paydaşı olduğu 338 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşının payını 22.12.2011 günü davalıya satış yoluyla devrettiğini noter bildirimiyle öğrendiğini, gerçek satış değerinin 47.000,00 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için 90.000,00 TL gösterildiğini ileri sürerek payın adına tescilini istemiştir.
Davalı, taşınmazda fiili taksim bulunduğunu, taşınmaz paylarını gerçek değer üzerinden edindiğini, muvazaa bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemenin keşif sırasında belirlenen değerin depo ettirilerek davanın kabulüne ilişkin kararı, Dairemizin 23.09.2014 günlü ve 2014/5089-10278 sayılı ilamı ile bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ile tapu harç ve giderleri toplamının depo edilmesi için davacıya süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satınalma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı asıl davada davalının edindiği dava konusu payların gerçekte toplam 140.000,00 TL; birleştirilen davada da payın gerçekte 47.000,00 TL değerinde olduğunu önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Bedelde muvazaa iddiasını kanıtlanamaması halinde iddia edilen bedelle tapuda gösterilen bedel arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretinin hüküm altına alınması gerekir. Bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ve tapu harç ve masrafları toplamı 313.059,31 TL üzerinden önalım hakkının tanınmasına karar verilmiştir. Bu nedenle, iddia olunan bedelle mahkemenin kabul ettiği önalım bedeli arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücreti takdiriyle yargılama giderinin bu orana göre paylaştırılması gerekirken satış bedelinin tamamı üzerinden davacı yararına vekalet ücreti takdir olunarak yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (l.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.