Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14443
Karar No: 2016/2552
Karar Tarihi: 01.03.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/14443 Esas 2016/2552 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/14443 E.  ,  2016/2552 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.01.2012 ve 09.07.2012 gününde verilen dilekçeler ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyalarak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 16.02.2016 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden asil ve vekili Av. ...... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Davacı, paydaşı olduğu 338 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşlarının payını 14.10.2011 tarihinde davalıya satış yoluyla devrettiğini noter bildirimi ile öğrendiğini, gerçek satış değerinin 140.000,00 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için 216.000,00 TL gösterildiğini ileri sürerek önalım nedeniyle payın adına tescilini istemiştir.
    Birleştirilen davada da davacı, paydaşı olduğu 338 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşının payını 22.12.2011 günü davalıya satış yoluyla devrettiğini noter bildirimiyle öğrendiğini, gerçek satış değerinin 47.000,00 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için 90.000,00 TL gösterildiğini ileri sürerek payın adına tescilini istemiştir.
    Davalı, taşınmazda fiili taksim bulunduğunu, taşınmaz paylarını gerçek değer üzerinden edindiğini, muvazaa bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemenin keşif sırasında belirlenen değerin depo ettirilerek davanın kabulüne ilişkin kararı, Dairemizin 23.09.2014 günlü ve 2014/5089-10278 sayılı ilamı ile bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ile tapu harç ve giderleri toplamının depo edilmesi için davacıya süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satınalma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı asıl davada davalının edindiği dava konusu payların gerçekte toplam 140.000,00 TL; birleştirilen davada da payın gerçekte 47.000,00 TL değerinde olduğunu önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Bedelde muvazaa iddiasını kanıtlanamaması halinde iddia edilen bedelle tapuda gösterilen bedel arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretinin hüküm altına alınması gerekir. Bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ve tapu harç ve masrafları toplamı 313.059,31 TL üzerinden önalım hakkının tanınmasına karar verilmiştir. Bu nedenle, iddia olunan bedelle mahkemenin kabul ettiği önalım bedeli arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücreti takdiriyle yargılama giderinin bu orana göre paylaştırılması gerekirken satış bedelinin tamamı üzerinden davacı yararına vekalet ücreti takdir olunarak yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (l.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi