20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/330 Karar No: 2017/6032
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/330 Esas 2017/6032 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/330 E. , 2017/6032 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 101 ada 1 parsel sayılı 4.889.184,13 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ... niteliğiyle ... adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı vekili, müvekkili tarafından iki parça şeklinde kullanılan taşınmazların 101 ada 1 parsel olarak tespit edildiğini, oysa taşınmazlardan birisinin tapulu olduğunu, diğerini ise müvekkilinin satış senedi ile 1988 yılında satın aldığını o tarihten beri zilyetliği sürdürdüğünü ileri sürerek, taşınmazların müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu, davanın kabulü ile 101 ada 1 sayılı parselin fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 3294,37 m²"lik kısmının ve (C) harfi ile gösterilen 2568,09 m²"lik kısmının ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların ... sayılmayan yerlerden olduğu kabul edilerek, 101 ada 1 sayılı parsel içindeki (B) ve (C) harfleri ile gösterilen kısımların davacı adına tapuya kayıt ve tescili yönünde hüküm kurulmuş ise de tapu kaydı iptal edilen bölümler ... niteliği ile ... adına tapuda kayıtlı olup, dava yalnızca ... Yönetimine karşı açılmış, ... davada yer almamıştır. Ormanların mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı ... Yönetimine ait olduğundan, ... davada yer alması gerekir. Bu nedenle, husumetin ... de yaygınlaştırılarak davada yer almasının sağlanması, delillerinin toplanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekmektedir. Taraf teşkili sağlanmadan yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer konuların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 29/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.