
Esas No: 2015/14777
Karar No: 2016/2551
Karar Tarihi: 01.03.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/14777 Esas 2016/2551 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.09.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava konusuz kaldığından karar vermeye yer olmadığına dair verilen 12.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı, paydaşı olduğu... parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşlarının paylarını davalılara satış yoluyla devrettiklerini, bildirim yapılmadığını, önalıma engel olmak için satış bedellerinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini ileri sürerek önalım nedeniyle payların adına tescilini istemiştir.
Davalı ..., bedelde muvazaa bulunmadığını, fiili taksim bulunduğunu, dava açılmasında hukuki bir yararın bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, davalı ... süresinde davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davalıların paylarını yargılama sırasında devretmesi nedeniyle konusu kalmayan dava hakkında karar vermeye yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satınalma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
Somut uyuşmazlıkta, dava tarihinde davacı ve davalılar dava konusu... parsel sayılı taşınmazda paydaş iken yargılama sırasında davalı ... çekişme konusu payı dava dışı üçüncü kişiye, davalı ... de davacıya satış yoluyla devretmişlerdir. Davalı ... yargılama sırasında dava konusu payını dava dışı üçüncü kişiye temlik ettiğinden davacıya HMK"nın 125/1 maddesinde belirtilen hakları hatırlatılmış, davacı vekili 12.02.2015 tarihli duruşmada, "Diğer davalı ... dava konusu taşınmazdaki hissesini üçüncü kişiye satmıştır. Yeni malike karşı davaya devam etmek istemiyoruz, davacıya karşı tazminat davası olarak da devam etmek istemiyoruz..." şeklindeki beyanıyla bu haklarını kullanmayacağını belirtmiştir. Davacının bu şekilde davalı ... hakkındaki davasından vazgeçtiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davacı davalı ... hakkındaki davasından vazgeçtiğinden bu davalı hakkındaki istemin vazgeçme nedeniyle reddine karar verilmesi ve davalı ..."e yargılama gideri ve vekalet ücreti yükletilmemesi gerekir.
Mahkemece, belirtilen husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."un temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.