Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/2903
Karar No: 2010/5687
Karar Tarihi: 29.11.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/2903 Esas 2010/5687 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/2903 E.  ,  2010/5687 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı

    Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Dinar Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 11.02.2010 gün ve 410/40 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı-karşı davalı vekili, evlilik birliği sırasında alınan ve davalı adına tapuya kaydedilen Dinar ilçesi 511 ada 1 parsel üzerindeki dubleks 9 numaralı bağımsız meskenin alımında vekil edeninin tüm birikimi ve maaşı ile katkıda bulunduğunu ve Türk Medeni Kanununa göre yasal hakkı olduğunu açıklayarak meskenin yarı bedeli olan 125.000 TL. katılma alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, gerek iki adet taşınmaz ve gerek aracın önceki Türk Kanunu Medenisi zamanında alındığını, davalının katkısının bulunmadığını ve katkı payı alacağı istenemeyeceğini açıklayarak karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, dava konusu dubleks meskenin Akbank"ta bulunan parası, Vakıfbank ve Akbank"tan çektiği krediler ve davacının aylık gelirinden yaptığı harcamalarla alındığını, davacının isteğinin reddinin gerektiğini savunmuş, harcını yatırarak cevap süresi içinde açtığı karşı davasında; evlilik içinde alınan Kaş Kalkan’da 78 ada 5 parsel, Didim’de 589 ada 42 parsel sayılı taşınmazlar ile 06 SB 366 plakalı araç bakımından 175.000 TL. tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davacı-karşı davalının taleplerinin kısmen kabul kısmen reddi ile edinilmiş mal üzerinden yapılan denkleştirmeye göre hesaplanan artık değer olan 34.360 TL.’nin 1/2 hissesine isabet eden miktar üzerinde davacının pay sahibi olduğunun kabulü ile 17.180 TL.nin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, davacı-karşı davalının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, davalı-karşı davacının taleplerinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar ilk kez 1992 yılında evlenmişler, 5.3.2002 tarihinde açılan dava sonunda anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmiş ve karar 5.3.2002 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra 12.8.2002 tarihinde ikinci kez evlenen taraflar, 29.3.2004 tarihinde kadının açtığı dava sonunda boşanmışlar ve karar 15.12.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Başka mal rejimi seçilmediğinden; taraflar arasında evlilik tarihinden 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı
    (743 sayılı TKM.nin 170. m.), 1.1.2002 tarihinden mal rejiminin sona erdiği 29.3.2004 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK. 202. ve 4722 s.Yürürlük K.m.10/1.m). Dava konusu taşınmazlardan Dinar ilçesi 511 ada 1 parseldeki dubleks 9 numaralı bağımsız mesken 19.12.2002 tarihinde erkek adına, Kaş Kalkan’da 78 ada 5 parselin 9.8.2001, Didim 589 ada 42 parsel üzerindeki binanın 8 numaralı bağımsız meskeni 27.8.1999, 06 SB 366 plakalı araç ise 8.2.2000 tarihinde kadın adına satın alınarak tescil edilmişlerdir.
    Dava ve karşı dava dilekçesindeki açıklamalar, dosya kapsamı ve HUMK.nun 76.maddesi karşısında kadının talebinin katılma alacağı, erkeğin talebinin ise katkı payı alacağı isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, alınan bilirkişi raporlarındaki açıklamalar doğrultusunda erkeğin talepte bulunduğu iki taşınmaz ve bir aracın alım tarihleri itibarıyla ikinci evlilik tarihi 12.8.2002 tarihinden önce olduğu ve ikinci evlilik bakımından kadının kişisel malları, yine ikinci evliliğin başlangıç tarihi itibarıyla erkeğin bankadaki hesabında bulunan 58.451,50 Amerikan Dolarının erkeğin kişisel malı sayılması gerektiği, kadın adına alınan dubleks mesken ile Akbank ve Vakıfbank"tan erkeğin çektiği kredilerin çalışma karşılığı gelirle ödendiğinden edinilmiş mal oldukları, kredilerin bu sebeple hesapta dikkate alınmamaları gerektiği, erkek tarafından kadının zinası sebebiyle katılma alacağının kaldırılması veya azaltılması talebi bakımından boşanma dosyasında kadın kusurlu bulunmakla beraber boşanma sebebinin zina olmadığı dolayısıyla TMK.nun 236/2.maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığı gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
    Davalı-karşı davacının isteğinin katkı payı alacağı isteğinde olmadığı gerek davalı-karşı davacı vekili tarafından ve gerekse bilirkişi raporlarında kabul edilmiş ise de, maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ise hakime aittir (HUMK.nun 74,75 ve 76 md.). Dosya kapsamı karşısında davalı-karşı davacının isteğinin evlilik birliği içinde edinilen iki taşınmaz ve bir araçla ilgili katkı payı alacağı niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Diğer yandan herhangi bir araştırma yapılmaksızın sadece birinci evliliğin anlaşmalı şekilde boşanma ile sonuçlanması nedeni ile ikinci evlilik bakımından gerek kadın adına kayıtlı iki taşınmaz ve aracın gerekse erkeğin hesabındaki paranın tarafların kişisel malları olduğunun kabulü mümkün değildir. Somut olayda her iki evlilik döneminde edinilen malların tasfiyesi söz konusudur. Davalı-karşı davacı koca taşınmazlar ve araçla ilgili talebini ikinci evlilikle ilgili olarak sınırlandırmadığına göre mahkemece birinci evlilik döneminde edinilen taşınmazlar ve araç bakımından da araştırma ve inceleme yapılması gerekmektedir. Yine erkeğin hesabında ikinci evlilik tarihi itibarıyla bulunduğu belirlenen döviz bakımından hesabın açıldığı tarihten itibaren tüm hesap hareketlerini gösteren banka kayıtlarının da getirtilerek hesaptaki paranın kişisel ve edinilmiş mal niteliğinde bulunan kısımları konusunda uzman mali müşavir bilirkişiden alınacak gerekçeli ve ayrıntılı raporla belirlenmesi gerekir. Bundan ayrı kadın adına alınan dubleks binanın alım tarihinde kaba inşaat halinde olduğu ve daha sonra erkek tarafından gerek Vakıfbank"tan ve gerekse Akbank"tan çekilen kredilerle inşaata iyileştirme ve katkılar yapılarak tamamlandığı, çekilen kredilerin boşanma davasının açıldığı 29.3.2004 tarihinden sonra yapılan ödemelerinin edinilmiş mal sayılamayacağı göz ardı edilmiştir. Ayrıca mahkemece, taşınmazın dava tarihindeki değeri esas alınmak suretiyle davacının katılma alacağı belirlenmiştir. Oysa katılma alacağı hesabında tasfiye tarihi mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp tasfiyeye ilişkin karar tarihidir. (TMK. 232, 235/1. m.) Taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki sürüm değeri dikkate alınarak davacının katılma alacağının belirlenmesi gerekir. Eşler arasındaki boşanma nedeni TMK.nun 161. maddesindeki zina olmayıp, aynı kanunun 166/1. maddesinde düzenlenen şiddetli geçimsizlik olduğuna ve karar kesinleştiğine göre mahkemenin TMK.nun 236/2.maddesinin uygulanmaması gerektiğine ilişkin gerekçesinde ise bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Tüm bu açıklamalar karşısında mahkemece yapılması gereken iş; davacı kadının talebinin dubleks meskenle ilgili katılma alacağı, karşı davacı kocanın isteğinin ise Kaş Kalkan ve Didim’deki iki taşınmaz ile bir araç bakımından katkı payı alacağı olduğu gözetilerek, karşı davacı kocanın katkı payı alacağı isteği bakımından mahkemece, tarafların evlendikleri 1992 yılından dava konusu iki adet taşınmaz ve bir aracın her birinin alım tarihleri itibarıyla her iki tarafında çalıştıkları ve düzenli gelir elde ettikleri dikkate alınarak bu tarihler arasındaki tarafların tüm gelirleri, bu gelirlerden sosyal ve ekonomik durumları gözönünde bulundurularak yapabilecekleri kişisel giderleri ile karşı davacı kocanın 743 sayılı TKM.nun 152. maddesi uyarınca aileyi geçindirme yükümlülüğü uyarınca yapması gereken harcamalar çıktıktan sonra her birinin yapabilecekleri tasarruf miktarı ayrı ayrı saptanmalı, karşı davacı kocanın belirlenen tasarruf miktarının toplam tasarruf miktarı karşısındaki katkı oranı tesbit edilmeli, bulunan bu oran taşınmazlar ile aracın karşı dava tarihindeki 20.5.2004 değerleri ile çarpılarak karşı davacı kocanın katkı payı alacağı belirlenmeli, bu konuda önceki bilirkişiler dışında seçilecek uzman bilirkişiler kurulundan rapor alınmalıdır. Mahkemece karşı davacı kocanın isteği bakımından hatalı gerekçe ile yazılı şekilde redde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacı kadının katılma alacağı isteğine gelince ; artık değer, eklemeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan miktardır (TMK.nun 231.m.). Mal rejiminin tasfiyesinde malların sürüm değerleri dikkate alınır (TMK.nun 232.m.). Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılırlar (TMK.nun 235/1.m.). Bu değerlendirmede, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK. m. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK. m. 219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK. m. 231) yarısı üzerinde davacının katılma alacağının bulunduğunun gözetilmesi gerekir (TMK. m .236/1). Kadının isteğinin sadece dubleks meskenle ilgili katılma alacağı olduğu ve kocanın banka hesabındaki para yönünden bir dava ve isteği olmadığı gözetilerek, kadının talepte bulunduğu dubleks meskenin alım tarihi itibarıyla kaba inşaat değerinin, Akbank ve Vakıfbank"tan çekilen kredilerin çekildikleri tarihler itibarıyla kaba inşaat değeri ile bu kredilerle yapılan iyileştirmeler sonunda tamamlanmış değerinin ayrı ayrı belirlenerek, bu değerlerin birbirine oranının bulunması, yine erkeğin kaba inşaatın alımında kullandığı anlaşılan banka hesabındaki paranın ne kadarının erkeğin kişisel malı ne kadarının edinilmiş mal niteliğinde olduğunun saptanması, hesaplamada dikkate alınması bakımından hesabın açıldığı tarihten ikinci boşanma davasının açıldığı tarihe kadar tüm hesap hareketlerini içeren belgelerin bulundukları yerden getirtilmesi, TMK.nun 219. madde hükmünce çalışma karşılığı olan edinimlerin edinilmiş mal, iyileştirmelerde kullanılan banka kredilerinin boşanma davasının açıldığı 29.3.2004 tarihinden sonraya isabet eden taksit miktarlarının ise erkeğin kişisel malı olduğunun gözetilmesi, davacı kadının talebinin katılma alacağı niteliğinde olması karşısında TMK.nun 219.maddesi gereği edinilmiş mal niteliğindeki dava konusu meskenin tasfiye anındaki (karar tarihine en yakın tarih) sürüm değeri tespit edilerek, evvelce az yukarıdaki açıklamalara göre belirlenen oranlarla çarpılarak ne kadarının tarafların kişisel malı, ne kadarının artık değer hesabında dikkate alınacak edinilmiş mal olduğunun bulunması, bu şekilde bulunacak artık değer üzerinde davacı kadının yarı oranında katılma alacağı hakkının bulunduğunun gözetilmesi gerekir (TMK 236/1.m.). Artık değerin ve davacının edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi sonucu katılma alacağı miktarının tespit edilmesi konusunda önceki bilirkişiler dışında inşaat mühendisi, mali müşavir ve hukukçu bilirkişilerden yeniden etraflıca taraf, yargıç ve Yargıtay denetimine elverişli, bilimsel esaslara dayalı gerekçeli rapor alınması, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek tarafların kazanılmış haklar da gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.
    Davalı-karşı davacının temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 256,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacıya iadesine 29.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi