MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
05/05/2010 tarihli olay tutanağının 16 iş yeri hakkında düzenlendiği, tutanakta sanığın 31 nolu dükkanda bulunduğunun yazılı olduğu, sanığın savunmasında söz konusu işhanı"na sigara almak için gittiğini, sigaraların ele geçtiği iş yeri ile ilgisinin olmadığını beyan etmesi üzerine mahkemece tutanak tanıklarının dinlenildiği, ifadelerinde "sanığın savunmasının doğru olmadığını, Han"ın dışından kimsenin yakalanıp karakola götürülmediğini, anılan şahısların hepsinin han içinde yakalanan şahıslar olduğunu" beyan ettikleri ancak iş yerinin sanığa ait olduğuna dair ifadelerinin olmadığı, yine dosya arasında mevcut kira sözleşmesine ve tutanağa göre iş yeri sahibinin diğer sanık ... olduğu, ...."in de sanık ..."yi tanımadığını belirtmesi karşısında sanık ile olay arasında doğrudan delillerle irtibat kurulamadığı anlaşılmakla, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kabule göre ise;
Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi"nin davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarlarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/05/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.