Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1817 Esas 2018/4477 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1817
Karar No: 2018/4477
Karar Tarihi: 22.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1817 Esas 2018/4477 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu ceza davasında sanık, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan hüküm giymiştir. Temyiz talebi reddedilmiş ve mahkumiyet kararı onanmıştır. Mahkeme kararında, Anayasa Mahkemesi'nin bir iptal kararına atıfta bulunularak, TCK'nın 53. maddesi infaz aşamasında gözetilmelidir denilmiştir. Dosyadaki usuli işlemler ve deliller hukuka uygun olarak elde edilmiştir ve savunmalar eksiksiz olarak sergilenmiştir. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler yerinde görülmemiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmiştir.
16. Ceza Dairesi         2018/1817 E.  ,  2018/4477 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı TMK"nın 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA 22.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.