11. Hukuk Dairesi 2015/13961 E. , 2017/2200 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/06/2015 tarih ve 2013/345-2015/235 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akdedilen anlaşmaya istinaden davalının, müvekkiline...Karayolu üzerindeki petrol istasyonunun kiralanması hususunda taahhütte bulunduğunu, anlaşma gereği müvekkilinin benzinliği işleteceğini, beraber çalışacağı..."in de benzinlikteki tamirhaneyi işleteceğini, müvekkilinin benzinliği devralmak için piyasada hava parası diye tabir edilen devir parası olarak 60.000,00 TL ödeme konusunda taahhütte bulunduğunu (bu 60.000,00 TL"sinin 10.000,00 TL"sinin tamirhane kirası olarak ... tarafından müvekkiline ödeneceğini) ve ödemekle yükümlü oldukları meblağdan müvekkilinin 47.000,00 TL"si ile ... için ödenmesi gereken 10.000,00 TL olmak üzere toplam 57.000,00 TL"yi elden nakit olarak peşinen davalıya ödendiğini, ayrıca müvekkilinin benzinliği teslim aldıktan sonra her ay, davalıya aylık 3.250,00 TL kira ödeme konusunda da anlaşma yaptıklarını, davalının söz konusu kiralananın devrini gerçekleştirmeyerek başkasına kiraladığını, söz konusu parayı da geri vermediğini buna karşılık elinde bulunan halk arasında müşteri senedi olarak tabir edilen, bir kısmının vade tarihi geçmiş olan senetleri imzalayarak müvekkiline verdiğini, müvekkilinin alacağını takibe koyması üzerine davalının davacıyı öldürtmeye çalıştığını, davalı hakkında ağır ceza mahkemesinde dava açıldığını, müvekkilinin kambiyo senetlerine özgü takip yaptığını, protesto olmadığından davalının takibi durdurduğunu, akabinde ilamsız takip yaptığını, davalının bu sefer itiraz ederek takibi durdurduğunu, yazılı delil başlangıcı kabul edilen imzası inkar edilmemiş bonolarla müvekkilinin davalı borçludan alacaklı olduğunu iddia ederek itirazının iptaline, %20 inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, hukuki dayanaktan yoksun davayı kabul etmediklerini, davaya dayanak teşkil eden bonoların dava tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığını, müvekkili ile davacı arasında böyle bir ticari ilişkinin olmadığını, müvekkilinin davacıdan alındığı iddia edilen parayı almadığını, davacı tarafın temel ilişki yaratma çabasında olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davanın itirazın iptaline ilişkin olduğu, davacının davalı aleyhine ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2013/1696 Esas sayılı takip dosyası ile 12 adet toplam 53.500,00 TL bedelli zamanaşıma uğramış senetlere dayalı olarak adi takip yaptığı, davalının itiraz ederek takibi durdurduğu, davacının bu belgelere dayalı alacağa ilişkin temel borç ilişkisini ispatlaması gerektiği, sunulan delillerden ve dinlenen tanık beyanlarından mahkemeye vicdani kanaat oluşturacak nitelikte taraflar arasındaki temel borç ilişkisinin varlığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kira sözleşmesine istinaden verilen paranın iadesine ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Dosyada mevcut kambiyo senedi vasfını yitirmiş bonolara dayanarak dava açılmış ve dinlenilen tanıklar da taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ve ödemeyi doğrulamışlardır. Bu durumda yazılı delil başlangıcı niteliğinde bulunan senetlerde belirtilen miktar itibarıyla davacının davalılardan alacaklı olduğu kanıtlanmış bulunmaktadır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 17/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.