11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11638 Karar No: 2017/9377 Karar Tarihi: 26.12.2017
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11638 Esas 2017/9377 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/11638 E. , 2017/9377 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yokluğunda verilen hükmün tebliğinin, sanığın bildirdiği adresine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca yapılmasının, daha önce adli mercilerce bu adreste usulüne uygun bir tebligat yapılmaması nedeniyle usulsüz olup, sanık müdafiinin öğrenme üzerine verdiği 10.11.2014 tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine: ancak; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 18/06/2013 gün ve 2012/15-1351 Esas ve 2013/328 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, kanun koyucu, cezanın kişiselleştirilmesinin sağlanması bakımından hâkime somut olayın özellikleri ve işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı bir şekilde gerekçesini de göstererek alt ve üst sınır arasında temel cezayı belirleme yetki ve görevini yüklemiştir. Ancak, hâkimin temel cezayı belirlerken dayandığı gerekçe, bu düzenlemelere uygun olarak; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik ile dosya içeriğine yansıyan bilgi ve belgelerin isabetli biçimde değerlendirildiğini gösterir biçimde yasal ve yeterli olmalıdır. Sanığın, hız sınırını aşarak mağdur adına idari para cezası tutanağı düzenlenmesine sebep olduğu iddiasına göre; somut olayın özellikleri gözetilerek TCK"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde alt ve üst sınırlar arasında bir belirleme yapılması gerekirken, TCK"nın 61. maddesinde sayılan cezanın bireyselleştirilmesindeki ölçütler somutlaştırılmadan ve hak ve nesafet kuralları ile orantılılık ilkesine aykırı olacak şekilde temel cezanın üst sınırdan tayini, 2-5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 26.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.