Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/1195 Esas 2018/11348 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1195
Karar No: 2018/11348
Karar Tarihi: 12.11.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/1195 Esas 2018/11348 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/1195 E.  ,  2018/11348 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, tapuya kayıtlı taşınmazı harici sözleşme ile davalıdan satınaldığını, ödediği 10.000.00.-TL kaporanın iade edilmediğini, 10.000.00.-TL asıl alacak ve 4.942.50.- TL işlemiş faiz için icra takibi başlattıığını, davalının haksız itirazı nedeni ile takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı, 15/12/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talep sonucunu 21.334.00.-TL"ye yükseltmiştir.Davalı, davacıya borcunun olmadığını belirtmiştir.Mahkemece,kaporanın davalı tarafından alındığı ispatlandığından davanın kabulüne, itirazın iptaline, 21.334.00.-TL üzerinden takibin devamına, borca itiraz bedeli olan 19.944.50.-TL üzerinden hesaplanan % 20 oranına tekabül eden kötüniyet tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.İtirazın iptali davaları, icra takibine konu edilen ve itiraz edilmesi nedeniyle hakkındaki takip duran alacak miktarına yönelik olarak açılır. Yanılgı sonucu daha az bir miktar için dava açılması halinde dava edilen miktarın ıslahla artırılması mümkün ise de, icra takibine konu edilmeyen bir alacak için ıslahla dahi olsa müddeabih artırılamaz.Mahkemece ıslaha değer verilerek, takip dışı alacağın da yazılı şekilde hüküm altına alınması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bundan ayrı olarak; davalı takip tarihinden önce temerrüte düşürülmediğinden icra takip tarihinde tememrrüde düştüğünün kabulü gerekir, işlemiş faize hükmedilemez. İcra takibi tarihinden itibaren yasal faize ve likit nitelikte olan asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.